GDO’lu pirinç tartışmasının ardından Biyogüvenlik Kurulu kritik bir karara imza attı. 26 çeşit mısır ve şekerpancarının Türkiye’ye ithaline izin verilmedi.
Gümrüklerden ‘GDO’lu pirinç’ geçtiği tartışmaları sürerken, Biyogüvenlik Kurulu’ndan kritik bir karar geldi. Kurulduğu 2010 yılından beri 19 GDO’lu ürüne izin veren kurul bu kez toplam 26 GDO’lu ürünün Türkiye ’ye giriş yapmasına yönelik izin taleplerini oybirliği ile reddetti. Reddedilen ürünler arasında Avrupa Birliği’nde kullanımı serbest olan yem amaçlı GDO’lu kolza ve şeker pancarı ile GDO’lu 22 mısır çeşidinin yakıt olarak kullanılmasına yönelik talep var. GDO’lu ürünleri riskli bulan kurul ayrıca söz konusu ürünlerle ilgili bilimsel kaygılar çektiğini de açıkladı.
Türkiye Yem Sanayicileri Birliği Derneği İktisadi İşletmesi ve Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Derneği İktisadi İşletmesi’nin GDO’lu 3 kolza çeşidi ve Türkiye Yem Sanayicileri Birliği Derneği İktisadi İşletmesi’nin genetiği değiştirilmiş 1 şekerpancarı çeşidinin yemlerde kullanılması talepleri, konuyla ilgili hazırlanan raporlar ve kamuoyu tepkileri dikkate alınarak reddedildi. Söz konusu ürünler, Türkiye pazarına giremeyecek.
Oybirliğiyle ret kararı çıktı
Aynı toplantıda, Biyoetanol Üreticileri Derneği İktisadi İşletmesi’nin GDO’lu 22 mısır çeşidinin yakıt olarak kullanılmasına yönelik talebi de değerlendirildi. Söz konusu talep de konuyla ilgili hazırlanan raporlar ve kamuoyu görüşleri dikkate alınarak oybirliği ile reddedildi. Böylece kurul, toplam 26 GDO’lu ürün çeşidinin Türkiye pazarına girmesine ‘onay vermemiş’ oldu. Kurulun aldığı bu kararlarla birlikte Türkiye pazarına girişine izin verilen ürün sayısı da 19’la sınırlı kaldı.
Kurulun 26 GDO’lu ürünün kullanımına ret kararı verdiği toplantıda, GDO konusunda üniversite ve TÜBİTAK’a çalışma yapması için çağrıda bulunma kararı da alındı. Bu karar, “Başta GDO’ların uzun dönem etkileri olmak üzere bilimsel tartışmalara neden olan GDO konularında TÜBİTAK ve üniversitelere, Türkiye’de benzer çalışmaları desteklemeleri yönünde kurul tarafından çağrı yapılmasına karar verilmiştir” ifadeleriyle belirtildi.
GDO izni verilseydi ne olacaktı?
Türkiye Yem Sanayicileri Birliği’ne şu an itibariyle 162 adet yem fabrikası üye. Türkiye’de üretilen toplam karma yemin yüzde 85’i birliğin üyeleri tarafından üretiliyor. Bir diğer başvurunun sahibi Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Derneği İktisadi İşletmesi. Söz konusu birliğin üyeleri de Türkiye’nin toplam kanatlı eti, kuluçkalık yumurta ve civciv üretiminin yaklaşık yüzde 90’ını karşılıyor ve kanatlı sektöründe lokomotif rol oynuyor. 22 GDO’lu mısır çeşidi için başvuruda bulunan ise Biyoetanol Üreticileri Derneği İktisadi İşletmesi. Söz konusu dernek de sektörün örgütlendiği yapı olarak biliniyor.
Gıdada izin yok ama…
Biyogüvenlik Kurulu’nun kararı, pirinçte GDO tartışmalarının hemen ardından açıklandı. Geçen haftalarda, Mersin gümrüğünden Türkiye’ye sokulmak istenen pirinçlerin GDO’lu çıkmasının ardından 3 gıda şirketinin yöneticileri gözaltına alınmış, ancak itirazların ardından yöneticiler serbest bırakılmıştı. Süreç, “Türkiye’de GDO’lu ürün tüketimi olmalı mı” tartışmalarını da yeniden başlatmıştı. ABD ’li yetkililer ise Türkiye’de GDO konusundaki cezaların hafifletilmesini talep etmişti. Biyogüvenlik Kurulu’nun gündeminde geçen yıla kadar besin amaçlı olarak GDO ithalatının da yapılabilmesine yönelik talepler vardı. Bu kapsamda Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu’nun besin amaçlı olarak 29 genin tanımlanmasına yönelik talepleri söz konusuydu. Ancak federasyon gelen tepkiler üzerine bu taleplerini geri çekti ve kurulun gündeminde değerlendirmeye alınabilecek ‘gıda amaçlı GDO’ başvurusu kalmadı.
GDO’lu yem niye önemli?
GDO’nun yoğun olarak kullanıldığı mısır ve soya yem olarak et ve yumurta tavuklarında, balıklarda ve ineklerde kullanılıyor.
Mısır, süt ineklerinin yemlerinde yüzde 10-20 oranında yer alırken, soya ise inek yemlerinde yüzde 10’dan daha az bulunuyor.
Mısır ve soyanın kanatlıların beslenmesindeki yeri ise yüzde 50 ve hatta daha fazla olarak tahmin ediliyor.
GDO’lu ürünlerin yem olarak kullanılması, insan sağlığı açısından da önem arz ediyor.
GDO’nun yemle hayvandan insana geçtiğini gösteren bilimsel çalışmalar bulunuyor.
haber724