Bafra Ovası’nda Toplulaştırma Çalışması, Üreticilerin Tepkisini Çekti

0
1299

Bafra Ovası Toplulaştırma ÇalışmalarıSamsun’un en önemli iki ovası Bafra ve Çarşamba’da ekili arazide toplulaştırma çalışmasının başlatılması üreticilerin tepkisini çekiyor. Bafra Tahıl Üreticileri Tarımsal Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Ak, “Çok büyük sıkıntımız var, derdimizi anlayan yok, hakkımızı yasal yollardan arayacağız. ” dedi.

Bafra Ovası’nda toplulaştırma, hazine ve 2B arazisine yönelik çalışmalar ile açık sulama sistemine geçilecek olması üreticinin keyfini kaçırdı. Üreticiler, bu sistemde toprak yapısının dengelerinin bozulacağını, yüzde 10 toprak kaybı yaşanacağını 500 bin dönümlü ocada yaklaşık 5 bin dönüm arazinin heba olacağını savundu. Yıllar önce çıkartılan bir kanunun Bafra Ovası’nda da uygulamaya konulması için çalışma başlatılması tepki çekerken, üreticiler haklarını mahkemede arayacak.
Üreticiler adına konuşan Bafra Tahıl Üreticileri Tarımsal Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Ak, bu uygulama ile birlikte küçük çaplı üreticiler mağdur olup, büyük şirketlere peşkeş çekileceğine dikkat çekti. Bu uygulamanın çok yanlış ve eksik olduğunu, 15-20 sene önce çıkartılan kanun kapsamında şimdi Bafra ovasında toplulaştırma çalışmasının başlatıldığını belirten Ak, “Dünyada bu sistem hiç tutmadı. Açık sulama sistemi ile güneş ışığı buharlaşıp, sudaki tuzluluk oranı artıyor ve toprağın PH dengesini yükseltiyor. Üst kanalizasyon, yeşil yerlerde tabandan su çekip çoraklaştırmaya sebep oluyor. Bu iflas etmiş sistem, şimdi Bafra ovasında uygulanmak isteniyor. Mantığını biz anlayamadık, anlayan bize de anlatsın. ” dedi.
Toplulaştırma açık sulama sisteminin toprak yapısını öldüreceğini iddia eden Ak, şöyle konuştu: “Her arazi sahibinden yüzde 10 kesinti yapılacak. Bafra’da 500 bin dönüm verimli arazi var. Kesilen her yüzde 10 arazi, 5 bin dönüm araziye tekabül ediyor. Kısaca, toplulaştırma; araziyi toplu halde mahvetme anlamı taşıyor. “
AÇIK SİSTEM YERİNE KAPALI SİSTEM İSTİYORUZ
Ak, toplulaştırma çalışması ile sulama kanalları için araziden gidecek yüzde 10 kaybın kapalı sistem sulama tekniği ile yaşanmayacağını savundu.
‘Toprak altından giden, sulama kanalları herkesin tarlasının başında olan sistemle aynı zamanda arazi de ziyan olmuyor’ diyen Ak, “Herkese de eşit şekilde sulama imkanı sunuluyor. Bir de bilimsel yönden bizim kara toprakta böyle sulama yapılması sağlıklı değil, tecrübe ile de sabit. Bu şekilde sulama yapanlar tuzlama oranının arttığını söylüyor. Açık sistem yerine kapalı sistem sulama uygulaması istiyoruz. ” dedi.
ÇÖZÜM İÇİN MUHATAP BULAMIYORUZ
İsmail Ak, üreticinin derdini dinleyecek, yetkili bulmakta zorluk çektiklerini, ciddi anlamda muhatap bulamadıklarını iddia etti. “Muhatap noktasında görüştüğümüz kişiler önümüze ilgili kanun maddesini çıkartıyor” diyen Ak, “Hükümet kanun çıkartmış, bütün yetki ve sorumluluk kendilerinde. Bu uygulama kayıtlarda; ‘Toprak reformu’ olarak geçiyor. ‘Toplulaştırma yapılacak’ deyip başka bir şey söylemiyorlar. Bu konuda itiraz da kabul edilmiyor. Kısaca üreticinin derdini anlatacağı, çözüm bulacağı yetkili bir merci maalesef yok, her defasında önümüze kanun maddesi çıkartılıyor. Değişiklik olmaz deniliyor. Burada 5-6 köy, toplulaştırmaya itiraz etti, ‘zorunlu’ deniliyor. O zaman bizim de fikrimizi alın diyoruz, dikkate alan yok. Böyle bir anlayış olur mu?” ifadelerini kullandı.
TOPLULAŞTIRMA BAHANE, ARAZİLER PEŞKEŞ ÇEKİLECEK
Bafra Ovası’nın yüzde 40-45’lik bir kısmının 2b ve hazine arazisi olduğunu da kaydeden Ak, “20 dönüm altında toprağı olan küçük üretici yok edilip, büyük şirketlere peşkeş çekilecek. ” dedi. Toplulaştırma çalışmasının bahane, bütün planların; köylünün kullandığı arazi elinden almaya yönelik olduğunu iddia eden Ak, “Bu toprakları, büyük firmalara kira usulü verecekler. Niye kira usulü? Çünkü, ilgili kanunda toprağı olmayana toprak verilir’ diyor. Baktığınız zaman adamın donesini inceliyor. Bankada parası, traktörü, sabanı, bu işe ehil mi? diye soruşturuluyor. Adamın traktörü olsa zaten yer alır. Sen şimdi vereceksin, bir de adamı borçlandıracaksın. Bunu mantık kabul etmez. 20 dönümün altındaki çiftçiyi köyden çıkartacaklar. Toplulaşmadaki esas hedef bu. Çiftçi sayısını düşürürken birkaç kişinin canı yanacak. Yakmayın dediğimizde olmaz, sistem böyle deniliyor. Özetle sıkıntı çok büyük. “
“HAKKIMIZI MAHKEMEDE ARAYACAĞIZ”
Ak, köylünün hakkını araması için mahkeme yolunun dahi kendilerine kapandığına dikkat çekti.
Köylülerden imza dilekçesi toplayarak, haklarını mahkemede arayacaklarının altını çizen Ak, “Her türlü hakkımızı mahkemede arayacağız. ‘Mahkemeye gidilmez’ diye şerh de koymuşlar. Fakat öbür türlü idare mahkemesine gideceğiz. Ama yazık olacak, ortalık durup dururken karışacak. Yani bir iş yaparken üreticiyi de dikkate almak lazım gelmez mi? Seçim zamanı vatandaştan oy isterken yağlı ballı, sonrası ise malum. Çok büyük sıkıntımız var. Peşini bırakmayacağız. ” şeklinde konuştu. (CİHAN)

Bir Cevap Yazın