Bakan Çelik: Aile İşletmeleri İle İşimiz Yok

0
994
Bakan Çelik: Aile İşletmeleri İle İşimiz Yok

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, dünya genelinde tarım alanlarının daraldığını ve bu nedenle gelecek dönemde dünya nüfusunun yarısının açlıkla karşı karşıya gelebileceğini belirterek, “Önümüzde gıda, su savaşları, tarımla ilgili, karnını doyurma, geçimini temin etmeyle ilgili savaşlar var diyoruz. 2050 yılına kadar tarımsal hasılayı yüzde 60 arttırmak durumundasınız bu savaşları, göçleri istemiyorsanız” dedi.

Van’da IPARD, Kırsal Kalkınma ve DAP Yatırımları Hibe Programları ve tarım ortak akıl toplantısına katılan Bakan Çelik, burada katılımcılara seslendi. Milli Tarım Projesini anlatan Bakan Çelik, “Bugün tarım ve tarih şehri, doğunun merkez illerinden birisi olan Van’dayız. Tarım Bakanı olduğumuzdan bu yana çok yoğun bir şekilde çalışmaya başladık. 7 bölgede herkesin katıldığı ve üç gün devam eden bölge toplantıları gerçekleştirdik. Yalnız bölge toplantıları yapmadık, STK’lar ile bir araya geldik. Telefonlarımızı diledikleri saatlerde aramaları için tüm üreticilerimize açtık. Akademi dünyası ile konuştuk, veterinerlik, gıda, ziraat fakültelerinin dağarcığında neler var, bilimin ışığında ilerlemek istedik. Bilimsel çalışmalar üniversitelerin raflarında kalmasın istedik. Derdimiz Türk tarımının fotoğrafını doğru çekmek ve doğru kararlar almaktı. Çekilen fotoğraf üzerinde günlerce yaptığımız çalışma üzerine Milli Tarım Projesi çıkardık” şeklinde konuştu.

“7 milyar nüfusun 2 milyarı aç ve yoksul”

Mili Tarım Projesi’nin iki ayağı olduğunu söyleyen Bakan Çelik, “Bunlardan biri bitkisel üretim diğeri ise hayvancılık diyebileceğimiz iki önemli ayaktan oluşan bu projeyi ortaya çıkarttık. Ancak bunu yeterli görmek mümkün değil. Çünkü geçen yıldan bu yıla bir milyon nüfusumuz arttı ikişer ekmekten sayarsanız 2 milyon ekmek eder. Dışarıda başı sıkışan bize geliyor. Bayrağımızın, vatanımızın kıymetini bilelim. Bizim gidecek yerimiz yok. Dünya açısından da tarım önemlidir, tarım alanları daralıyor, korkunç bir olumsuz gidiş var. Yakın gelecekte dünyada bizi bekleyen 2 milyar hektar arazi iklim değişimi nedeniyle çölleşme ve kuraklıkla karşı karşıya olduğunu bilmemiz gerekiyor. 2050 yılında gerekli önlemleri almazsak bu gidişatta verimde yüzde 10 ile yüzde 25 arasında düşüş olacak. Zaten bugün 1 milyar aç, 1 milyar da yoksul insan var. 7 milyar nüfusun 2 milyarı aç ve yoksul. 2050’de gerekli önlemleri almazsak dünya nüfusunun yarısı açlıkla karşı karşıya kalacak. Onun için biz diyoruz ki önümüzde gıda savaşları var. Önümüzde su savaşları var” şeklinde konuştu.

Tarım ve hayvancılık alanlarında yapılan çalışmalardan da söz eden Çelik şöyle devam etti:

“Üretici devletin desteğini direkt cebine alacak. Biz sivil toplum örgütleri ile çalışacağız, ancak destek direkt vatandaşın cebine girecek. Birliklerimiz hizmette aracılık etmeli, birliklerin sorunları varsa onları da aramızda çözeceğiz. Kimin teri akıyorsa, kimin eli nasırlı ise o kazanıyorsa tarımı büyütebiliriz. Et Sür Kurumu (ESK) ilk kez regülasyon görevi yaptı. Sütün fiyatını 70 kuruşa kadar indirdiler. TMO lisanslı depoculuğu yaygınlaştırıyor. Ürün borsasına geçiyoruz ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile ortak çalışıyoruz.”

“90 milyon dolarlık tohum ve 500 bin hayvan ithal ediyoruz”

İşletme bazlı danışmanlık getirdiklerini anlatan Bakan Faruk Çelik, “Her işletmenin bir sorumlusu var. 250 civarında işletme ve sorumlu veterineri var. Bunlar işletmelerdeki sorun ve konuları Ankara’daki Van masasına gönderecek ve orada bunlar ele alınacak. TİGEM sadece damızlık hayvan ve tohum üretimi yapacak. TİGEM öncülüğünde tohum ithalatını ortadan kaldıracak ve kendimize yetecek tohum miktarını üretmek istiyoruz. 90 milyon dolarlık tohum ithal ediliyor. Bunu ithal etmeyeceğiz etmememizin de yolu TİGEM çalışmalarıdır. İkincisi yılda 500 bin hayvan ithal ediyoruz. Soframıza et gelsin diye. Damızlık üretim merkezleri ile TİGEM hayvan ihtiyacımızı kendi bünyemizde karşılar duruma geleceğiz. Bunu sizin gibi üretici ve işletmelerimizle yapacağız”

“Ovalar tarımsal sit alanı oluyor”

Tarım arazilerini kaybetmemek için 141 ovanın tarımsal sit alanı ilan edildiğini ve bu rakamın 300 ovayı bulacağını anlatan Bakan Çelik, biri Erciş ilçesinde olmak üzere iki merkezde ovaları tarımsal sit alanı ilan edildiğini ifade etti.

“Tarım alanlarımızın yüze 85’i sigortalı değil”

TARSİM’den de söz eden Bakan Çelik, tarım alanlarının yüzde 10-12 oranında sigortalı olduğunu belirterek, “Tarım alanlarımızın yüze 85’i sigortalı değil. Bir doğal afet, sel, kuraklık vs olduysa TARSİM size ödeyecek. Biz sigorta prim desteği veriyoruz. Diyoruz ki sigortanı yaptır bunun karşılığında da zayiatın bedelini TARSİM sana ödesin, 60 dönüm yeriniz var, kuraklık meydana geldi, 330 lira prim veriyorsunuz, 10 bin lira kuraklık bedeli alıyorsunuz. Tarım kooperatiflerinin borçlarını 5 yıla yaydık, Ziraat Bankası borçlarını 1 yıl öteledik ve yaymak için çalışıyoruz. Tarım kredi kooperatiflerini bakanlık olarak çalıştıracağız. Tarım iş formlarına başladık. Ekonomi Bakanlığı ile birlikte İran, Gürcistan, Ukrayna, Çek Cumhuriyeti ile tarım iş formlarını yaptık. Çin’e kadar bizim ve karşı ülkenin iş adamları ile bir araya gelip ürünlerimizi pazarlayacağız” diye konuştu.

“Toprağa göre gübre dönemi başlıyor”

Toprağın sağlıklı olmasının önemli olduğunu ifade eden Çelik, hangi toprakta hangi gübre kullanılacağı konusunda çalışmalar yaptıklarını da sözlerine ekleyerek, “Türkiye 941 havzaya bölündü, Van’da 13 havza ve toprağın hangi gübreye ihtiyacı var, toprağın durumuna göre gübre önerisinde bulunuyoruz. Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğünde yeşil masa kuruluyoruz. Sorunlarınız orada çözülecek. Milli tarım havza bazlı modeli ile 941 havzada ne ekileceği belirleniyor. Erzurum’dan İzmir’e kadar patates ekersen satılmaz. Yem ve buğday Türkiye’nin her yerinde ekilebilir. Bir kısıtlama yok. Aracıların kazanması yerine halkımız ve besicimiz kazansın dedik. Et Süt Kurumunu devreye soktuk”

“Aile işletmeleri ile işimiz yok”

“Aile işletmeleri ile işimiz yok” diyen Bakan Çelik, bu konudaki eleştirilere de cevap vererek, “Bunlar bizim gündemimizde değil. Bizim Ayşe teyzenin sütüyle işimiz yok. Ancak bir işletme çiğ süt satmak istiyorsa, ari işletme sütü diye markette vesaire yerlerde satılabilecek. Ancak ne zaman sağıldığı nereden sağıldığı belli olacak. Ama bu kadar sağlıklı ve doğru yaklaşımları çarpıtma gayreti içerisinde olanlar var” ifadelerini kullandı.

IPARD-1 kapsamında 7 milyar TL yatırım gerçekleştiğini ifade eden Bakan Çelik, Van’da 132 proje 80 milyon TL yatırım olduğunu, IPARD-2’de 4 milyar TL’lik bir yatırımın buradaki müteşebbislerin kullanacağını aktardı.

TKDK Başkanı Ahmet Antalyalı, Van Valisi İbrahim Taşyapan ve eski Başbakan Yardımcısı ve AK Parti Van Milletvekili Beşir Atalay da birer konuşma yaptı. Elite World Van Otel’de gerçekleştirilen törene TKDK Başkanı Ahmet Antalyalı, eski Başbakan Yardımcısı ve AK Parti Van Milletvekili Beşir Atalay, Van Valisi İbrahim Taşyapan Gıda Tarım ve Hayvancılık il ve ilçe müdürleri ile işletme sahipleri ve çiftçiler katıldı.

Kaynak: http://www.tarimpusulasi.com/tarim/bakan-celik-aile-isletmeleri-ile-isimiz-yok/17278

Bir Cevap Yazın