“Balıkçılar da Avrupa Birliği sürecine ayak uydurmalı”

0
1111
su ürünleri kooperatifi - SÜR-KOP

Su Ürünleri Kooperatifleri Merkez Birliği (SÜR-KOP) Başkanı Ramazan Özkaya, Türkiye’nin Avrupa Birliğine (AB) üye olmak için başlattığı uyum çalışmaları kapsamında balıkçılık sektöründe de değişim ve dönüşümün başladığını söyledi.

su ürünleri kooperatifi - SÜR-KOP

Hazır olmamalarına rağmen balıkçıların bu sürece ayak uydurmaya gayret ettiğini belirten Özkaya, AB’nin Ortak Tarım Politikasının önceliğini “ıskarta ürün azlığı, sürdürülebilirlik ve seçici avla balıkçılık” gibi konuların aldığını kaydetti.

Adana, Mersin ve Hatay Su Ürünleri Kooperatif Birliklerinin katıldığı toplantıda “Doğu Akdeniz’deki balıkçıların sorunları tartışıldı. Adana Bölgesi Su Ürünleri Kooperatifleri Birliği Başkanı Mithat Atlunay’ın ev sahipliğinde Yelkoma Balık Tesisleri’nde gerçekleşen organizasyonun açılışında konuşan Ramazan Özkaya, “gıda güvenliği” nedeniyle yakalanan her balığın tüketicinin önüne gelene kadar bütün aşamalarında etiketlenmesi gerektiğini vurguladı.

Özkaya, “Vatandaş, yediği balığın nerede, kim tarafından, ne zaman ve hangi av gereçleriyle yakalandığını bilmek zorunda. Türk milletine yakışır bir şekilde bu mesleği yürütmemiz lazım. Bunu yaparken balıkçıların sıkıntı çekeceğini biliyoruz. Çünkü AB’nin önceliği su ürünlerinde sürdürülebilirliği gerektiren tedbirlerin alınmasını sağlamaktır.” dedi.

Türk balıkçılığında stok tespitinin acilen gerçekleşmesini isteyen Özkaya, bunun için ülke genelindeki 18 fakültedeki öğretim elemanlarından yararlanacaklarını ifade etti. Toplantının öncelikli gündem maddesi olan “dil balığı” konusunda alınması gereken tedbirlere dikkat çeken Özkaya, 7 santim dil balığının yasalara göre 40 milimin altındaki ağlarla avlanmasın zorunlu olduğunu açıkladı.

Özkaya, şöyle devam etti: “Burada alışageldiği gibi 34, 36 milimlik ağlar kullanılıyor. Sahil Güvenlik Komutanlığı 36’lık ağlara prosedür gereği ceza kesiyor. Balıkçılar mağdur oluyor. Bizler en azından Şubat’ın 15’ine kadar serbest bırakılmalıyız. Belirlenen bu sürede bizler istenen özellikte yeni ağları hazırlarız. Fakat Akdeniz’de dil balığı fazla büyümüyor. Aslında 36’lık ağlar ideal.”

DENİZLERDE BALIK BİTİYOR

Denizlerde balığın bittiğini bu hususta kimsenin kimseyi kandırmaması gerektiğini hatırlatan Ramazan Özkaya, Türkiye’de 17 bin tekne ile 26 milyon hektarlık alanda balıkçılık yapıldığını aktardı.

Bugünü kurtarmak adına yarını satmaları halinde önümüzdeki dönemde daha da büyük sorunlarla karşılaşacaklarını kaydeden Özkaya, “Düne kadar 9 milyon hektar alanda yılda 450 bin ton balık yakalıyorduk. Şu an 17 milyon hektar sahada balıkçılık yapılmasına rağmen yılda tutulan miktar 390 bin tona gerilemiştir. Geniş alan, yılda 27 milyarlık akaryakıt kullanılmasına ve son zamanlarda kayıt altına alınmasına rağmen yakalanan balık miktarı 400 bin tonu geçmiyor. Bizim dil balığını kurtarma isteğimiz önümüzdeki bir ayı balıkçılara açabilmekle ilgili. Onun dışında fazla bir beklentimiz yok. Geçici bir çözüm arıyoruz.” bilgisini verdi.

Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Araştırma Görevlisi Volkan Barış Kiyağa ise dil balığına ilişkin yaptığı çalışmalara değindi.

Kiyağa, iki ayrı teknede yaptığı ölçümlerde kullanılan 36 mm.’lik ağlarda ortalama 25.5 cm. dil balığının yakalanabildiğini belirtti.

BİNDİĞİMİZ DALI KESMEYELİM

Mersin Erdemli Su Ürünleri Balıkçılar Kooperatifi Başkanı Yalçın Sakın ise “Balık tutalım; ancak bunu yaparken onların üremesine engel olmayalım.” uyarısında bulundu.

38’lik ağın dil balığı için ideal bir araç olduğuna işaret eden Sakın, meslektaşlarının balıkçılığı geliştirmenin hesabını yaparak, “bindikleri dalı” kesmemelerini diledi. Sakın, “Dil balığının üremesini sağlamak zorundayız. Çünkü Akdeniz de başka balık kalmadı.” dedi. Mersin Su Ürünleri Kooperatifleri Bölge Birliği Başkanı Hüseyin Beşkardeş “dil ağı” diye bir kavrama karşı çıktı.

Böyle bir statüyü kabul etmediğini anlatan Beşkardeş, “Biz balıkçıyız, kimse bizi zapt edemez. Yeter ki bilinçli avlama yapabilelim. Eğer bu balık havyarlı iken tutulacak ise tarihleri iyi belirlensin.” ifadelerini kullandı.

Adana İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü Hayvancılık Sağlığı ve Su Ürünleri Şubesinde görevli mühendis Ahmet Söğüt de balıkçılıkta sürdürülebilirliğin öneminin altını çizdi.

Adana, Mersin ve Hatay’dan çok sayıda balıkçının katıldığı toplantıda alınan kararlar yetkili makamlara bildirilecek.(CİHAN)

Bir Cevap Yazın