Bilim insanları, zaman zaman domatesler üzerinde çeşitli çalışmalar yaparak bu besini daha zor koşullarda da yetiştirebilmek istiyorlar. Yapılan son çalışmalar başarılı olursa, çiftçiler bir gökdelenin çatısında, hatta uzayda bile domates yetiştirebilecekler.
Cold Spring Harbor Laboratuvarı ve Howard Hughes Tıp Enstitüsü bünyesinde çalışmalarını yürüten bilim insanları, yeni bir araştırma başlattılar. Bu araştırmanın konusunu, kentsel ortamlar ya da bitkilerin büyümesi için elverişli olmayan ortamlarda yetiştirilebilecek daha geniş bir ürün çeşidi geliştirmek oluşturuyor.
Üzüm gibi salkım salkım domates yetiştirilebilecek
Bilim insanları, domatesle ilgili yaptıkları çalışmalarda bu asırlık besinlerin bazı genleriyle oynadılar. Böylelikle ortaya, yeni nesil bir domates bitkisi çıktı. Söz konusu domates bitkisi, adeta bir gülün renkli yaprakları gibi domates oluşturuyor. 40 günden daha kısa bir sürede olgun meyveler oluşturan yeni nesil domatesler, olgunlaştıklarında demet halini alıyorlar.
Araştırmanın bir numaralı ismi olan Zach Lippman, konuya ilişkin verdiği demeçte yaptıkları araştırmanın toprağı gübre ile doldurmadan bitki yetiştirmenin nasıl mümkün olduğunu gösterdiğini söylüyor. Lipmann, yaptıkları araştırmanın çevre için de önemli olduğuna inanıyor. Çünkü bu yeni domatesler, daha düşük karbon ayak izlerine sahip.
İşte demet halinde olgunlaşan o domatesler
Bu domateslerin etkili yanlarından bir tanesi de küçük alanlarda yetiştirilebiliyor oluşu. Yani bu tür bir domatesin tohumuna sahip olan herkes, hemen her yerde domates üretimi yapabilecek. Üstelik üretim yapılacak alan fazlasıyla küçük olsa bile bu domateslerin verimi yüksek. Yani geleneksel yöntemlerle, geniş bir alanda üretilebilecek domatesler, yeni nesil domateslerle küçük bir alanda üretilebilecek.
Bilim insanları, domatesi bu hale getirebilmek için bitkilerde büyüme için çok önemli olan SELF PRUNING (SP) ve SP5G isimli genler üzerinde çalıştılar. Genler üzerinde yapılan çalışmalar, domateslerin hem daha kısa sürede olgunlaşmasını sağladı hem de boyutlarına belirli bir sınır getirdi. Böylelikle domatesler, yıl boyunca çok sayıda meyve verebilecek bir hale geldiler.
Lippman, yaptıkları araştırmanın devam edeceğini söylüyor ve başarılı olacağına inanıyor. Daha da fazlasına inanan Lipmann, domateslere uygulanan yöntemin kivi gibi diğer meyveler için de geçerli olduğunu ve o meyvelerde de uygulanabileceğini söylüyor. NASA‘nın kendi domateslerine ilgi duyduğunu söyleyen Lippman, ilk denemelerin Mars’ta yapılabileceğini vurguluyor.