Isparta’nın Eğirdir ilçesinde bulunan ve çok sayıda kuş türüne ev sahipliği yapan Boyalı Kuş Cenneti, ilgisizlik hatalı kullanım yüzünden inek cennetine döndü.
Türkiye son yılların en kurak yazını yaşıyor. Barajlardaki su seviyeleri görülmemiş ölçüde düştü, nehirler ve göller kuruma belirtisi gösteriyor. Ancak yaşamın sürekliliği açısından oldukça önemli olan sulak alanların durumu daha da içler acısı. Isparta’nın Eğirdir ilçesinde bulunan Boyalı Kuş Cenneti de yok olma tehdidiyle karşı karşıya kalan sulak alanlardan biri. Geçtiğimiz yıla kadar onlarca kuş türünün yaşam alanı olan Boyalı’da bugünlerde inekler otluyor.
Eğirdir Gölü’nün can damarlarından biri olan Boyalı Sulak Alanı’yla ilgili yıllardır uyarılarda bulunduklarını dile getiren Yard. Doç. Dr. Erol Kesici, “alanda bulunan işlevini yitirmiş kamışlıkların kontrollü biçimde temizlenmesi gerekiyor. Dengesiz çoğalan kamışlar bir nevi kurutma kâğıdı işlevi görüyor. Bu yüzden su seviyesinde büyük düşüş var. Boyalı, Eğirdir Gölü kıyısında karasallaşan alanların başında geliyor. Acilen önlem alınmazsa bu alanı sonsuza kadar kaybedeceğiz” uyarısında bulundu.
‘İlgisizlik yok oluşa zemin hazırlıyor’
Alandaki sular giderek çekilince Boyalı’yı terk eden kuşlar yerlerini ineklere bırakmış. Bölge sakinlerinin piknik alanı olarak da kullandığı Boyalı’daki yoğun kirlilik, etrafa ağır bir kokunun yayılmasına neden oluyor. Sulak Alan olarak koruma altında bulunan Boyalı’daki denetimsizliğin ve ilgisizliğin alanın yok oluşuna zemin hazırladığını dile getiren Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Eğirdir Su Ürünleri Fak. Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Erol Kesici, korumanın yalnızca tabela dikmekle olmadığını belirterek, “bölgede bulunan su ürünleri araştırma enstitülerinin görevleri yalnızca göllerdeki kaçak balık avcılığıyla ilgilenmek olmamalı. Olmayan balıklarla ilgili çalışmalar yapmak yerine göl için yaşamsal önemde olan sulak alanlardaki değişimleri yakından izlemeliler” görüşünü savundu.
‘Alan hızla karasallaşıyor, kontrollü temizlik yapılmalı’
Boyalı Kuş Cenneti’nin giderek karasallaştığı yolundaki uyarılarını yıllardır yinelediğinin altını çizen Kesici, “Boyalı, Eğirdir Gölü kıyılarında hızla karasallaşan alanların başında geliyor. Bunun nedeni ise alandaki kamışların işlevini yitirdikten sonra temizliğinin yapılmaması. Kamışlar sulak alanlar için çok önemli bir yaşama ortamı sağlıyor ancak denge bozulduğunda kurutma kâğıdı işlevi gören kamışlar alanı hızla karasallaştırıyor. Bu nedenle gölün hem Gelendost tarafında hem de Boyalı tarafındaki işlevini yitiren kamışların acilen kontrollü biçimde temizlenmesi gerekiyor. Aksi durumda karasal bitkiler hızla alanı istila edecek, kuş türleri bölgeyi terk edecek ve Boyalı Kuş Cennetini sonsuza kadar kaybedeceğiz” diye konuştu.
‘İlgisizlik yok oluşa zemin hazırlıyor’
Alandaki sular giderek çekilince Boyalı’yı terk eden kuşlar yerlerini ineklere bırakmış. Bölge sakinlerinin piknik alanı olarak da kullandığı Boyalı’daki yoğun kirlilik, etrafa ağır bir kokunun yayılmasına neden oluyor. Sulak Alan olarak koruma altında bulunan Boyalı’daki denetimsizliğin ve ilgisizliğin alanın yok oluşuna zemin hazırladığını dile getiren Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Eğirdir Su Ürünleri Fak. Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Erol Kesici, korumanın yalnızca tabela dikmekle olmadığını belirterek, “bölgede bulunan su ürünleri araştırma enstitülerinin görevleri yalnızca göllerdeki kaçak balık avcılığıyla ilgilenmek olmamalı. Olmayan balıklarla ilgili çalışmalar yapmak yerine göl için yaşamsal önemde olan sulak alanlardaki değişimleri yakından izlemeliler” görüşünü savundu.
‘Alan hızla karasallaşıyor, kontrollü temizlik yapılmalı’
Boyalı Kuş Cenneti’nin giderek karasallaştığı yolundaki uyarılarını yıllardır yinelediğinin altını çizen Kesici, “Boyalı, Eğirdir Gölü kıyılarında hızla karasallaşan alanların başında geliyor. Bunun nedeni ise alandaki kamışların işlevini yitirdikten sonra temizliğinin yapılmaması. Kamışlar sulak alanlar için çok önemli bir yaşama ortamı sağlıyor ancak denge bozulduğunda kurutma kâğıdı işlevi gören kamışlar alanı hızla karasallaştırıyor. Bu nedenle gölün hem Gelendost tarafında hem de Boyalı tarafındaki işlevini yitiren kamışların acilen kontrollü biçimde temizlenmesi gerekiyor. Aksi durumda karasal bitkiler hızla alanı istila edecek, kuş türleri bölgeyi terk edecek ve Boyalı Kuş Cennetini sonsuza kadar kaybedeceğiz” diye konuştu.
‘İnsanlar stresleriyle birlikte pisliklerini de atıyorlar’
Boyalı Kuş Cennetinin ineklerin otladığı bir meraya dönüşmesindeki diğer nedenlerinin de kuraklık ve hatalı su ve saha kullanımı olduğuna işaret eden Kesici, “ancak buradaki sorun sadece mevsimsel olarak bu aylarda ortaya çıkan bir kuraklık değildir. Rekreasyon alanı olarak da kullanılan Boyalı Kuş Cenneti, insanların stresiyle birlikte pisliklerini de attığı bir yere dönüştü. Bu tür alanların nasıl kullanılacağı yasalarda, özel hükümlerle belirlenmiştir. Burası piknik alanı değildir. Alana otomobil girişine izin verilmemeli. Kıyı ve sucul biyolojik çeşitlilik açısından Eğirdir Gölü’nün en değerli alanı olan bu bölgede acilen koruyucu önlemler alınması gerekiyor” dedi.
Türkiye son yılların en kurak yazını yaşıyor. Barajlardaki su seviyeleri görülmemiş ölçüde düştü, nehirler ve göller kuruma belirtisi gösteriyor. Ancak yaşamın sürekliliği açısından oldukça önemli olan sulak alanların durumu daha da içler acısı. Isparta’nın Eğirdir ilçesinde bulunan Boyalı Kuş Cenneti de yok olma tehdidiyle karşı karşıya kalan sulak alanlardan biri. Geçtiğimiz yıla kadar onlarca kuş türünün yaşam alanı olan Boyalı’da bugünlerde inekler otluyor.
Eğirdir Gölü’nün can damarlarından biri olan Boyalı Sulak Alanı’yla ilgili yıllardır uyarılarda bulunduklarını dile getiren Yard. Doç. Dr. Erol Kesici, “alanda bulunan işlevini yitirmiş kamışlıkların kontrollü biçimde temizlenmesi gerekiyor. Dengesiz çoğalan kamışlar bir nevi kurutma kâğıdı işlevi görüyor. Bu yüzden su seviyesinde büyük düşüş var. Boyalı, Eğirdir Gölü kıyısında karasallaşan alanların başında geliyor. Acilen önlem alınmazsa bu alanı sonsuza kadar kaybedeceğiz” uyarısında bulundu.
‘İlgisizlik yok oluşa zemin hazırlıyor’
Alandaki sular giderek çekilince Boyalı’yı terk eden kuşlar yerlerini ineklere bırakmış. Bölge sakinlerinin piknik alanı olarak da kullandığı Boyalı’daki yoğun kirlilik, etrafa ağır bir kokunun yayılmasına neden oluyor. Sulak Alan olarak koruma altında bulunan Boyalı’daki denetimsizliğin ve ilgisizliğin alanın yok oluşuna zemin hazırladığını dile getiren Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Eğirdir Su Ürünleri Fak. Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Erol Kesici, korumanın yalnızca tabela dikmekle olmadığını belirterek, “bölgede bulunan su ürünleri araştırma enstitülerinin görevleri yalnızca göllerdeki kaçak balık avcılığıyla ilgilenmek olmamalı. Olmayan balıklarla ilgili çalışmalar yapmak yerine göl için yaşamsal önemde olan sulak alanlardaki değişimleri yakından izlemeliler” görüşünü savundu.
‘Alan hızla karasallaşıyor, kontrollü temizlik yapılmalı’
Boyalı Kuş Cenneti’nin giderek karasallaştığı yolundaki uyarılarını yıllardır yinelediğinin altını çizen Kesici, “Boyalı, Eğirdir Gölü kıyılarında hızla karasallaşan alanların başında geliyor. Bunun nedeni ise alandaki kamışların işlevini yitirdikten sonra temizliğinin yapılmaması. Kamışlar sulak alanlar için çok önemli bir yaşama ortamı sağlıyor ancak denge bozulduğunda kurutma kâğıdı işlevi gören kamışlar alanı hızla karasallaştırıyor. Bu nedenle gölün hem Gelendost tarafında hem de Boyalı tarafındaki işlevini yitiren kamışların acilen kontrollü biçimde temizlenmesi gerekiyor. Aksi durumda karasal bitkiler hızla alanı istila edecek, kuş türleri bölgeyi terk edecek ve Boyalı Kuş Cennetini sonsuza kadar kaybedeceğiz” diye konuştu.
‘İlgisizlik yok oluşa zemin hazırlıyor’
Alandaki sular giderek çekilince Boyalı’yı terk eden kuşlar yerlerini ineklere bırakmış. Bölge sakinlerinin piknik alanı olarak da kullandığı Boyalı’daki yoğun kirlilik, etrafa ağır bir kokunun yayılmasına neden oluyor. Sulak Alan olarak koruma altında bulunan Boyalı’daki denetimsizliğin ve ilgisizliğin alanın yok oluşuna zemin hazırladığını dile getiren Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Eğirdir Su Ürünleri Fak. Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Erol Kesici, korumanın yalnızca tabela dikmekle olmadığını belirterek, “bölgede bulunan su ürünleri araştırma enstitülerinin görevleri yalnızca göllerdeki kaçak balık avcılığıyla ilgilenmek olmamalı. Olmayan balıklarla ilgili çalışmalar yapmak yerine göl için yaşamsal önemde olan sulak alanlardaki değişimleri yakından izlemeliler” görüşünü savundu.
‘Alan hızla karasallaşıyor, kontrollü temizlik yapılmalı’
Boyalı Kuş Cenneti’nin giderek karasallaştığı yolundaki uyarılarını yıllardır yinelediğinin altını çizen Kesici, “Boyalı, Eğirdir Gölü kıyılarında hızla karasallaşan alanların başında geliyor. Bunun nedeni ise alandaki kamışların işlevini yitirdikten sonra temizliğinin yapılmaması. Kamışlar sulak alanlar için çok önemli bir yaşama ortamı sağlıyor ancak denge bozulduğunda kurutma kâğıdı işlevi gören kamışlar alanı hızla karasallaştırıyor. Bu nedenle gölün hem Gelendost tarafında hem de Boyalı tarafındaki işlevini yitiren kamışların acilen kontrollü biçimde temizlenmesi gerekiyor. Aksi durumda karasal bitkiler hızla alanı istila edecek, kuş türleri bölgeyi terk edecek ve Boyalı Kuş Cennetini sonsuza kadar kaybedeceğiz” diye konuştu.
‘İnsanlar stresleriyle birlikte pisliklerini de atıyorlar’
Boyalı Kuş Cennetinin ineklerin otladığı bir meraya dönüşmesindeki diğer nedenlerinin de kuraklık ve hatalı su ve saha kullanımı olduğuna işaret eden Kesici, “ancak buradaki sorun sadece mevsimsel olarak bu aylarda ortaya çıkan bir kuraklık değildir. Rekreasyon alanı olarak da kullanılan Boyalı Kuş Cenneti, insanların stresiyle birlikte pisliklerini de attığı bir yere dönüştü. Bu tür alanların nasıl kullanılacağı yasalarda, özel hükümlerle belirlenmiştir. Burası piknik alanı değildir. Alana otomobil girişine izin verilmemeli. Kıyı ve sucul biyolojik çeşitlilik açısından Eğirdir Gölü’nün en değerli alanı olan bu bölgede acilen koruyucu önlemler alınması gerekiyor” dedi.
Yusuf Yavuz
Kaynak: SolPortal