Çal Dağı’ndaki Karadut’un Hikayesi

0
982
Çal Dağı'ndaki Karadut'un Hikayesi ,tarımsal haber,tarımsal desteklemeler,tarımsal ekonomi,tarımsal hibe,tarımsal enflasyon
Çal Dağı'ndaki Karadut'un Hikayesi ,tarımsal haber,tarımsal desteklemeler,tarımsal ekonomi,tarımsal hibe,tarımsal enflasyon

Saruhanlı ilçesine bağlı Büyükbelen beldesindeki bin 100 rakımlı Çal Dağı’nın zirvesindeki Turpbaş yaylasında yetişen asırlık karadut ağaçlarının gövdesi ve dallarındaki ilginç şekiller görenlerin ilgisini çekiyor.

Büyükbelen beldesinde ikamet eden ve çocukluğundan beri her yıl yaz mevsimini yaylada geçiren Osman Erselvi (62), sayıları yirmiyi bulan ağaçların görünümüyle insanları büyülediğini kaydetti. Karadut ağaçlarının gövdesi ve dallarındaki eğriliğe ilişkin dilden dile anlatılan bir hikaye olduğunu belirten Erselvi, bu konuda büyüklerinden öğrendiği karadut’un hikayesini şöyle anlattı: “Anneannemden edindiğim bilgiye göre, Osmanlı İmparatorluğu döneminde deve kervanlarıyla İzmir’in Tire ilçesinden Balıkesir ve Bursa’ya dut odunu taşınıyormuş. Turpbaş yaylası kervanların geçiş güzergahı üzerinde bulunuyor. Deve kervanlarından biri kış mevsiminde burada konaklarken çok şiddetli kar yağışı başlıyor. İşte o zaman, develer ve başındaki insanlar yola devam edemeyip burada soğuktan donarak ölüyorlar.

Develerin sırtında yüklü olan dut odunları ve tohumlarının toprağa düşmesi sonucu bu ağaçlar büyüyor. Ağaçların çok ilginç bir görüntüsü var. Ağaçların yerde yatışı tıpkı bir deve yatışını andırıyor. Bunu Allah’ın bir takdiri olarak kabul ediyoruz. Bu bölgede herkes bunu böyle bilir. Bölgede birçok ağaç var. Ancak, hiçbiri böyle eğri değil. Sadece bu dut ağaçlarında eğrilik var.”

Buradaki ağaçların farklı bir özelliklerinin daha bulunduğunu belirten Erselvi, ağaçların başka bir yerde büyümediğini ifade ederek, “Buradan bir ağacı kökleseniz de aşılasanız da bu dut başka hiçbir yerde yetişmiyor. Zamanında birçok kez deneyenler oldu. Ancak, ağaç tutmadı, kurudu gitti” dedi.

BÖLGE TURİZME AÇILACAK

Büyükbelen Belediye Başkanı Mehmet Keyik de, dut ağaçlarının bulunduğu Çal Dağı’nın Gediz havzasının en yüksek dağlarından biri olduğunu, bölgeyi turizme açmak için çalışma yürüttüklerini söyledi. Karadut ağaçlarının tarihi bir geçmişe sahip olduğunu, bu bakımdan ağaçların etrafını geçen yıl tel örgü ile çevirerek koruma altına aldıklarını ifade eden Keyik, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bölgedeki keçi sürülerinin tel örgüyü aşarak ağaçlara zarar verdiğini tespit ettik. Biz de ağaçların etrafına duvar örmeye karar verdik. Duvarı ördükten sonra biraz ötedeki kaynak suyunu

buraya taşıyıp bu bölgeyi piknik ve kamp yeri olarak düzenleyeceğiz. Ağaçlarla ilgili anlatılan hikayeyi bizlerde duyduk. Tarihimize sahip çıkmaya, ağaçları koruyup kollamaya çalışıyoruz.”

haber724

Bir Cevap Yazın