Çilek Yetiştiriciliği

0
1662
Silifke'nin ihracat hedefi 20 bin ton

Çileğin özellikle son yıllarda dünyada ve ülkemizde giderek önem kazanmasında en büyük etken değişik iklim ve toprak koşullarında ekonomik olarak yetiştirilmesi olmuştur. Ayrıca çilek, pazarda taze meyvenin az olduğu dönemlerde olgunlaşması nedeniyle iyi bir pazar avantajı sağlar. Taze olarak tüketilmesinin yanında işlenerek tüketilebilen, vitamince zengin bir meyvedir. Ülkemizde çilek üretimi 1970’li yıllarda başlamış olup 1975 yılında üretim 16.000 ton iken 1995 yılında 76.000 tona ulaşmıştır. Türkiye çilek üretiminin %45.54’ünü Marmara, %30.39 Akdeniz, %13.71’ini Ege Bölgesi karşılamaktadır. Akdeniz Bölgesinin erkenci çilek yetiştiriciliği bakımından ayrı bir önemi vardır.

Toprak Hazırlığı:

Çilek yetiştiriciliğinde en ideal toprak; pH 6,5-7 olan, su tutma kapasitesi düşük, kumlu tınlı hafif bünyeli topraklardır. Yetiştiricilik yapılacak toprak hastalıklar ve nematod yönünden temiz olmalıdır. Dekara 4-5 ton yanmış çiftlik gübresi verildikten sonra toprak fumige yada solarize edilmelidir. Toprak fumigasyonundan sonra dekara 50 kg 15:15:15 veya 50 kg potasyum sülfat, 10-15 kg hesabıyla saf azot ve triple süper fosfat ilave edilerek toprağa iyice karıştırılmalıdır. Masuralar 60-70 cm genişliğinde, 25-30 cm yüksekliğinde olmalı ve büyük arazilerde karık pulluğu, küçük alanlarda ise elle yapılmalıdır.

Fide Yetiştiriciliğinin Önemi:

Çilek bahçesi kurmak için kullanılacak fideler mutlaka özel bir fidelikte üretilmelidir. Fide parseli hastalık ve zararlılardan ari olmalıdır. Çilek fide üretimi için dikimler bölgelere göre değişmekle birlikte genellikle mart-nisan aylarında frigo bitkiyle yapılır. Bitkiler hazırlanan düz araziye 1×1 metre aralık ve mesafede dikilir. Dikimler kökler 8-10 cm’den kesilip %0.1’lik ?Benlate’ çözeltisine batırıldıktan sonra yapılmalı ve ardından can suyu verilmelidir. Fide üretiminde sulama yağmurlama sulama olmalıdır.

Dikim Zamanları:

1- Yaz Dikimi : Frigo fidelerde temmuz-ağustos aylarında yapılır. Frigo fide, fidelikten aralık-ocak aylarında sökülerek temizlenen ?Benlate’ ile ilaçlanan ?2 C’ de soğuk hava depolarında saklanmış olan fide tipidir. Soğuk havadan çıkartılan frigo fideler bir gece suda bırakılmalı, serin saatlerde dikim yapılmalıdır. Dikim 30×35 cm aralık ve mesafelerde üçgen şeklinde yapılır. Dikimden sonra bitkiler günde 2-3 defa olmak üzere 15-20 gün üstten sulanmalıdır. Aksi halde sıcak yaz günlerinde fidelerin tutması güçleşir. Dikimden hemen sonra açan çiçekler ve kollar koparılır. Bunun amacı bitkinin daha kuvvetli büyümesini sağlamaktır. Bu dikim sisteminde dekara 6.000-7.000 fide kullanılmaktadır. Bir dekardan 5-7 ton ürün alınabilmektedir.

2- Tüplü Taze Fide Dikimi : Bu yöntemle fidelikte mayıs-haziran aylarında oluşan yavru bitkiler steril yetiştirme ortamlarında küçük plastik torbalarda mistleme altında köklendirilir ve temmuz-ağustos aylarında esas yerlerine dikilir. Erkencilikte birinci sırayı alır aynı zamanda verim yönünden yaz dikimi kadar verimlidir. Bu dikim sisteminde kış ayları boyunca meyve alındığı için üretim ısıtılan seralarda veya domna karşı önlem alınan seralarda yapılmalıdır.

3- Kış Dikimi : Kışları ılık geçen yerlerde (Akdeniz) ekim-kasım aylarında taze fidelerle yapılan dikim şeklidir. Fide kökleri 8-10 cm kalacak şekilde ve taç tuvaleti 2-3 genç yaprak olacak şekilde yapılır. Fideler % 0.1’lik ?Benlate’ çözeltisine 5-10 dakika batırılıp, açılan çukurlara tam kök boğazı hizasında dikilir. Dikimden sonra bolca can suyu verilir. Dikim 25×30 cm aralık ve mesafelerde üçgen şekilde yapılır. Dekara 7.000-8.000 fide dikilir. Verim oldukça düşüktür. Birinci yıl 1-1.5 ton ikinci yıl 4-5 ton ürün alınabilir.

4- İlkbahar Dikimi: Kışları soğuk geçen bölgelerde genellikle nisan ayında yapılan dikim şeklidir. Bu dikimde frigo fideler kullanılır. Bu bitkiler mayıs ve haziran aylarında az miktarda çiçek açarak meyve verir. Ancak esas ürün ertesi yıl alınır.

5- Sonbahar Dikimi : Fidelikten sökülen taze fidelerle eylül ayında yapılan dikim şeklidir. Bu dikimde erken meyve elde edilmesine karşın, meyve verim ve kalitesi düşük olur. Ayrıca Akdeniz Bölgesinde eylül ayı sıcak olduğundan fidelerin tutma oranı düşük olmaktadır. Bu dikimde yetiştiricilik örtü altında yapılmalıdır. Bitkiler erken çiçek açmakta ve kış aylarında meydana gelen donlardan zarar görebilmektedir.

Yetiştirme Ortamları:

1. Örtüaltında Yetiştiricilik :

Akdeniz Bölgesi erkenci çilek yetiştiriciliğinde önemli bir yere sahiptir. Erkencilikte amaç kasım, aralık ve ocak aylarında ürün elde edip bunu yüksek fiyatlardan satmaktır. Bu nedenle bu aylarda ürün yetiştirebilecek örtü sistemlerinin kullanılması gerekmektedir. Örtü altı çilek yetiştiriciliği; ısıtmalı ve ısıtmasız cam ve plastik seralar ile yüksek ve alçak tünellerde yapılmaktadır. Örtü altı yetiştiriciliğinde dikkat edilmesi gereken en önemli konulardan bir erken dönemde açan çiçeklerin donlardan zarar görmemesi için gerekli tedbirlerin alınmasıdır. Bunun için sera üstünden yağmurlama, ısıtma yapmak yada daha kolay uygulanabilen sera içine ikinci bir alçak tünel kurma yöntemleri uygulanabilir.

2- Açıkta Yetiştiricilik :

Çilek ?10 C’ye kadar özel bir tedbir almadan yetiştirilebilir. Daha soğuk bölgelerde bitkilerin saman, kuru yaprak v.s. gibi materyallerle örtülerek dondan korunması gerekir. İlkbaharın geç donları Akdeniz bölgesi ve benzeri yerlerde sorun olabilir. Açıkta çilek yetiştiriciliği gerekli tedbirler alındığı taktirde tüm bölgelerimiz için uygundur. Hasat bölgelere göre değişir. İlk ürünler Akdeniz bölgesinde mart ortasından itibaren öteki bölgelerimizde ise mayıs, haziran aylarından itibaren alınmaya başlanır. Bu yetiştiricilikte hasat süresi kısa olup, kış aylarındaki düşük sıcaklıklardan açan çiçek ve meyveler zarar görmektedir. Verim örtü altı yetiştiriciliğine göre düşüktür.

Bakım İşlemleri:

Malçlama
Çilek yetiştiriciliğinde oldukça yararlı olan malçlama, yabancı otların çıkmaması, erkenci ve kaliteli ürün elde etmek için masuralar siyah plastikle örtülmelidir. Siyah plastik yaz dikimlerinde dikimden sonraki aylarda (eylül-ekim), kış dikimlerinde ise dikim öncesi yapılmalıdır.

Sulama
Çilek aşırı suya karşı hassas bir bitkidir. Bu nedenle dengeli bir sulama yapılmalıdır. Aşırı sulama sonucu mantarsal hastalıklar ve kloroz ortaya çıkar. Sulama yöntemleri; karık, yağmurlama ve damla sulamadır.

Gübreleme
En iyi gübreleme yaprak ve toprak analizine göre yapılandır. Gübreleme yapraktan ve topraktan uygulanabilir. Topraktan uygulamada en uygun olanı gübrenin damla sulamayla birlikte verilmesidir. Bu sistemde gübre kaybı azalmakta ve bitkiler için yarayışlılığı artmaktadır. Çilek ticari gübrelerden en çok azota ihtiyaç duyar. Bu uygulamaya dikimden yaklaşık bir ay sonra başlamalı ve hasat sonuna kadar uygulamaya devam edilmelidir. Soğuk bölgelerde kış aylarında gübre uygulamalarına ara verilmelidir. Analiz yapılmadığı taktirde yetiştiricilik periyodu boyunca yaklaşık dekara 25-30 kg saf N düşecek şekilde azot içerikli gübreler aylara göre bölünerek verilmelidir. Damla sulama uygulandığı taktirde haftalara bölünerek vermek daha iyidir. Kış soğuklarına dayanımı arttırmak için K içerikli gübrelerle de gübreleme yapılmalıdır. Toprak kireçli değilse hasat periyodu boyunca meyvelerin yumuşamaması ve sertliğini kaybetmemesi için Ca içerikli gübreleme yapılmalıdır. Kireççe zengin topraklarda pH 7-7.5’ü geçtiği durumlarda kloroz görülür. Bunun için bitkiler Fe şelatlı gübrelerle gübrelenmelidir.

Kolların Kesilmesi
Çilek yetiştiriciliğinde kol temizliği verim yönünden çok önemlidir. Kollar kesilmediği zaman verim çok düşer. Kollar görülür görülmez hemen temizlenmelidir.

Çeşitleri:
Çilek yetiştiriciliğinde çeşit seçimi büyük önem taşır. Her çeşit her bölgede iyi sonuç vermez. Sofralık ve sanayi çeşitleri farklı olduğu gibi, sera ve açıkta yetiştiricilik içinde çeşitler farklıdır. Halen yetiştiriciliği yapılan ve yetiştirilmesi önerilen bazı çeşitler şunlardır: Pocahontas, Dorit (216), Douglas, Chandler, Seascape, Camarosa, Honeoye, Oso Grande ve Sweet Charlie.

Hastalık ve Zararlılar:
Çilek hastalıkları kök, meyve ve yaprak olmak üzere üç kısımda toplanır. Kök hastalıkları içinde en yaygın olanı Phytophtora fragaria (Kırmızı kök çürüklüğü), Phytophtora cactorum (Kahverengi çürüklük), Rhizoctonia solani (Siyah kök çürüklüğü) dür. Kök hastalıkları topraktan bulaştığı için toprak fumige yada solarize edilmelidir. Bunun yanında dayanıklı çeşit kullanmak ve kültürel tedbirlere önem vermek gerekmektedir. Meyve hastalıkları içinde en yaygın olanı Botrytisdir. Bu hastalığa karşı meyve tutumundan sonra birkaç kez sistemik mantari ilaçlar kullanılmalıdır ve sık sık havalandırma yapılmalıdır.

Yaprak hastalıklarından Yaprak Leke Hastalığı en yaygın olanıdır. Bu hastalığa karşı meyve tutumundan sonra birkaç kez sistemik mantari ilaçlar kullanılmalıdır. Örtü altı yetiştiriciliğinde sık sık havalandırma yapılmalıdır. Çilek yetiştiriciliğinde virüslere karşı en etkili yöntem sağlıklı fide ile bahçe tesisidir.

Çileklerde en çok görülen zararlılar kırmızı örümcek ve yaprak bitleridir. Bu zararlılarla mücadelede spesifik akarisitler kullanılmalıdır. Ayrıca dayanıklı çeşit kullanımına özen gösterilmelidir. Çilek yetiştiriciliğinde nematodlar da önemli bir sorundur. Bunlarla mücadelenin en iyi yolu sağlıklı ve temiz fide kullanılması yanında toprağın fumige edilmesidir. Çilek yetiştiriciliğinde özellikle örtü altı yetiştiricilikte kış aylarında meyvelerde tozlanma ve döllenme noksanlığından kaynaklanan şekil bozukluklarına sıkça rastlanmaktadır. Bu sorun sera içerisine arı kovanı konmak suretiyle çözümlenmelidir.

Bir Cevap Yazın