Kivi üretiminde rekor artış bekleniliyor. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, “Hasadı yapılan kivide üretimin ilk kez 50 bin tonu aşacağı tahmin ediliyor” açıklamasını yaptı.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, dünyada üretilen 3,5 milyon ton kivinin yüzde 53,4’ünü Çin, yüzde 14,7’sinin İtalya, yüzde 11,9’unun Yeni Zelanda, yüzde 7,7’sinin Şili, yüzde 5’inin Yunanistan, yüzde 1,7’sinin Fransa’nın ürettiğini, bu yılki üretimle Türkiye’nin büyük bir olasılıkla altıncı sırada yer alacağını söyledi.
Bayraktar, “1994 yılında 7 tonla başlayan kivi üretimi, 2000 yılında 1,4 bin tona, 2006’da 11 bin tona, 2009’da 23,7 bin tona, 2013’de 41,6 bin tona çıktı. 2014 yılında 31,8 bin tona gerileyen üretim, 2015 yılında 41,6 bin tona yeniden yükseldi. 2016’da 43 bin 950 tona ulaşan üretimin, bu yıl yüzde 21,7 artışla 53 bin 480 tona çıkacağı tahmin ediliyor. Böylece 2000-2017 döneminde kivi üretimi 38,2 katına çıkmış olacak. Kivi üretimi dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla artmaya devam ediyor. Ülkemizde 25 ilde kivi üretilirken, kivi üretiminin yüzde 49’unu Yalova karşılıyor. Özellikle çay ve fındığın yetiştirildiği Doğu Karadeniz bölgemizde kivi bitkisi yöre çiftçisi için alternatif bir ürün haline gelmiştir. Yalova’yı yüzde 13’lük payla Rize, yüzde 11’lik payla Ordu ili izlemektedir.”
Üretim artışına rağmen, Türkiye’nin hala kivi ithal ettiğini, 2016 yılında 4 bin 721 tonluk kivi ithalatına 4 milyon dolar döviz ödediğini bildiren Bayraktar, “üretimin artırılması ve ithalatın önlenebilmesi için üreticilerimizin desteklenmesi ve sorunların çözülmesi gerekir” dedi.
SORUNLAR VE YAPILMASI GEREKENLER
Kivide hasat zamanının iyi belirlenmesi gerektiğini belirten Bayraktar, şunları kaydetti: “Üreticilerimiz kivilerini her yıl yapılan ölçümler sonucu ilan edilen hasat zamanına uyarak hasat etmelidir. Aksi takdirde üründe kalite ve ağırlık kaybı yaşanmaktadır. Kivide soğuk hava depolarının ve ambalajlama tesislerinin yetersiz oluşu önemli bir sorundur. Yeterli düzeyde soğuk hava deposunun bulunmamasından dolayı üreticiler hasat ettikleri kiviyi biran evvel satmak zorunda kalmakta ve tüccar da bu durumu avantaja çevirerek düşük fiyattan alım yapmaktadır. Gerek ürünün pazara inmesinin kontrolü ve gerekse fiyat avantajı açısından önemli bir unsur olan soğuk hava deposu tesislerinin yaygınlaşması büyük önem taşımaktadır.
YETİŞTİRİCİLİK SORUNU VAR
Kaliteli fidanın bulunamaması, kivi bahçelerinin uygun biçimde terbiye edilip taçlandırılamaması, gübrelemenin tekniğine uygun yapılmaması, yaz ve kış budamalarının genellikle yanlış ve yetersiz yapılması, bahçelerde yeterli oranda tozlayıcı erkek çeşitlerin bulunamaması başta gelen yetiştiricilik sorunlarıdır. Ayrıca, dikilen bitkinin geç meyve vermeye başlaması yetiştiriciler açısından bir sorun olarak görülmektedir.
TÜRKİYE KİVİ MERKEZ BİRLİĞİ KURULMALI
Özellikle ticari anlamda yetiştiriciliğinin yeni yeni yapılmaya başlandığı Doğu Karadeniz bölgesinde tekniğine uygun bir şekilde bahçelerin kurulması için uzman ve bilirkişilerle diyalog halinde çalışılması gerekmektedir. Kivi de ürün bazında desteklemelere dahil edilmelidir. Bu üründe yaşanan sorunların çözümü için, öncelikle Türkiye Kivi Merkez Birliği kurulmalı ve kiviyle ilgili desteklemeler Kivi Üretici Birlikleri kanalıyla yapılmalıdır. İç piyasada yerli ürünün bulunduğu, 15 Eylül-1 Nisan tarihleri arasında kivi ithalatını engelleyici önlemler alınmalıdır. İç tüketimin artırılmasına yönelik kivinin tüketiciye tanıtılması amacıyla tanıtım filmleri hazırlanmalı ve kivi tanıtım grubu oluşturulmalıdır. Yüksek kalite fidan üretimi için Kivi Üretme İstasyonları kurulmalıdır.”