Nar üretiminde Dünya üçüncüsüyüz

Nar üretiminde 2012’de yüzde 44,85 üretim artışı olduğunun altını çizen Bayraktar, bitkisel üretim ikinci tahmin verilerine göre 2013 yılında da üretimin yüzde 22,13 artışla 384 bin 905 tona çıkacağının tahmin edildiğini bildirdi.

Bayraktar, nar üretiminin 1988-2012 döneminde 7’ye, 2007-2012 döneminde ise 3’e katlandığını belirterek, “Narda 1988 yılında 2 milyonun altında olan meyve veren ağaç sayısı, 2007 yılında 3,6 milyon, 2009 yılında 5,1 milyon, 2010 yılında 6,4 milyon, 2011 yılında 7,8 milyon, 2012 yılında ise 10 milyonu geçti” ifadesini kullandı.

Narın sağlığa faydalarına dikkat çeken Bayraktar, uzmanlar tarafından, C, B1 ve B2 vitaminleri, potasyum, kalsiyum, fosfor ve demir içeren narın, kalp ve damarlara, çarpıntıya iyi geldiğini, enerji verdiğini, yorgunluğu giderdiğini, vücudu, diş etlerini güçlendirdiğini, kötü kolesterolü düşürdüğünü, kan şekerini dengelediğini ve harareti önlediğinin söylendiğini anımsattı. Bayraktar, nar çekirdeğinden elde edilen yağın cilde ve saçlara iyi geldiğine ve meyve tanelerinin zarının da ülsere karşı mideyi kuvvetlendirdiğine dikkati çekerek, “Narın en büyük özelliğinin ise bağışıklık sistemini güçlendirmesi, kanser riskini azaltan antioksidanlar açısından çok zengin bir meyve olmasıdır” değerlendirmesinde bulundu.

Nar üretiminde Türkiye’nin, Hindistan ve İran’ın ardından dünyada üçüncü sırada geldiğini bildiren Bayraktar, kişi başına nar tüketiminin 1,83 kilogram olduğunu ifade etti. Bayraktar, narda yeterlilik oranının 2011/2012 üretim sezonu için yüzde 144,28 olduğunu, tüketimin 1,5 katı kadar üretim yapıldığını bildirdi.

2011/2012 sezonunda 65 bin 695 ton nar ihraç edildiğini kaydeden Bayraktar, bunun 20 bin 23 tonunun Avrupa Birliği ülkelerine yapıldığına dikkati çekti.

Bayraktar, narda üretimdeki artışın taleple desteklenmediğini belirterek, “Narda hem ülke içi tüketim hem de ihracat olanakları artırılmalıdır. Çünkü, 2011/2012 üretim sezonunda bile 15 bin 558 ton nar, üretim ve kullanımda kaybedildi. Kaybedilen ürün miktarı, çoğu ülkenin toplam üretiminden fazla bir rakama karşılık geliyor” ifadelerini kullandı.

Narın 2012/2013 sezonunda üretimin, bir önceki sezona göre yüzde 44,85 artışla 217 bin 572 tondan 315 bin 150 tona çıktığının tahmin edildiğini bildiren Bayraktar, şunları kaydetti:

“Bitkisel üretim ikinci tahmin verilerine göre 2013 yılında da üretimin yüzde 22,13 artışla 384 bin 905 tona çıkacağı tahmin ediliyor. Bu kadar hızlı üretim artışının doğru yönetilmesi gerçekten zor görünüyor. Hem tüketimi çok hızlı artırmanız hem de ihracatta bütün pazarları zorlamanız ve yeni pazarlar yaratmanız gerekiyor. Üretimin bu kadar artması, pazarlama sıkıntısı yaşanması nedeniyle narda fiyatları düşürdü.

2013 yılında üretici narını kilogramı 60-75 kuruştan sattı. Hatta bazı üreticiler üzerinde mahsulü olan ağaçlarını sökerek, başka ürünlere yöneldi. Nar fiyatları son yıllarda sürekli düşüyor. Yıllık ortalama yüzde 20 oranında fiyat düşüşü yaşanıyor. Bundan 4 yıl önce kilogramı 150 kuruş olan nar fiyatı, 2012 yılında 80-100 kuruşa, 2013 yılında da 60-75 kuruşa kadar düştü. Çiftçimiz üretimi bir şekilde yapıyor. Yalnız örgütlenme yetersizliği, planlama ve pazarlama sorunlarına neden oluyor. Bu da çiftçimizi zorluyor. Nar üretiminde dış pazarların yeterli olmadığı açık. İhracatın artırılması büyük önem taşıyor.”

Türkiye çapında 56 ilde yapılan nar üretiminin 3’te 1’ini tek başına Antalya’nın gerçekleştirdiğini bildiren Bayraktar, nar üretiminin de 104 bin 421 tonla ilk sırada yer alan Antalya’yı, 47 bin 67 tonla Muğla, 28 bin 182 tonla Denizli, 26 bin 200 tonla Adana, 25 bin 227 tonla Mersin, 15 bin 543 tonla Hatay, 14 bin 87 tonla Gaziantep, 10 bin 351 tonla Aydın’ın izlediğini kaydetti. Bayraktar, en az nar üretiminin ise 4’er tonla Edirne ve Giresun’da, 3 tonla Kütahya’da 2 tonla Erzurum’da yapıldığını belirtti.