Patates Yetiştiriciliği

0
1934

PATATES TARIMI
Patates (Solanum tuberosum), patlıcangiller (Solanaceae) familyasından yumruları yenen otsu bitki türü. Boyu 70-80 cm’ye varan, beyazımsı-pembemsi çiçekler açan,otsu bir bitkidir.
ÖNEMİ:
Tek yıllık bir kültür bitkisi olan patates yumrularında; nişasta halinde karbonhidrat,protein,vitaminler ve Fe gibi önemli besin maddelerini içeren patates, insanlar tarafından doğrudan mutfaklarda tüketildiği gibi işlenerek değişik şekillerde ( cips,parmak patates vs.) tüketilmektedir.Ayrıca ekmek ununa %3-5 oranında patates unu karıştırıldığında, ekmeklerin lezzetini artırmakta ve bayatlamayı geciktirmektedir.Yüksek oranda nişasta içeren çeşitler endüstride (nişasta,alkol vs. )olarak ve bir kısmı da hayvan yemi olarak değerlendirilmektedir.Patates nişastası,salam ve sosis yapımında oldukça yaygın kullanılmaktadır.Patates, insan besini olarak Avrupa ve Amerika ülkelerinde çok fazla tüketilmektedir.Temel gıda maddesi olarak ülkemizde buğday ne kadar önemli ise Avrupa ülkelerinde de patates o derece önemlidir.Patates bir çapa bitkisidir.Kendisinden sonra ekilecek bitkiye temiz ve havalanmış bir toprak bırakmaktadır.Kışları ılık geçen Akdeniz ikliminin etkisi altında kalan kıyı bölgelerinde patates kış mevsiminde turfanda olarak yetişebilmekte ve dekardan oldukça yüksek yumru verimi alınabilmektedir.Bu bölgelerde kışları boş bırakılan araziler değerlendirildiğinden,ülke ekonomisine büyük katkılar sağlamaktadır.dünyada dekara patates verimi ortalama 1719 kg olarak gerçekleşmiştir.Dünyada kişi başına patates tüketimi yıllık ortalama 32.6 kg olmuştur.Bu miktar Letonya’da 143,0 kg,Polonya’da 132,1 kg iken ,Ülkemizde kişi başına patates tüketimi yıllık 60,7 kg olmuştur.Ülkemizde patates üretiminin en yoğun olduğu illerin başında Niğde Nevşehir İzmir Afyon ve Bolu gelmektedir.Toplam patates üretiminin %39,5 i Niğde ve Nevşehir illerinden karşılanmaktadır.
TOPRAK İSTEĞİ:
Patates fazla taşlı ve kumlu topraklar dışında hemen her türlü toprakta yetişebilmektedir.Ancak optimum verim için toprağın derin,süzek ve organik maddece zengin ve kumsal yapılı olması gerekmektedir.Patates tarımı için en uygun toprak pH derecesinin 6,0-6,5 dolaylarında olması gerekmektedir.Taban suyu yüksek ve çorak(tuzlu) topraklarda patates tarımı yapılamaz.
İKLİM İSTEĞİ:
Patates,ılıman ve ılıman serin iklim bölgelerinin bir bitkisidir.Toprak üstü aksamı -1,5 ºC,-1,7 ºC ye,yumru ise -1,4 ºC, -2ºC ye kadar dayanabilmekte, daha düşük sıcaklarda ise bitki ve yumru zarar görmektedir.Düşük hava sıcaklığı nedeniyle bitkinin toprak üstü organları zarar görmekte, ancak daha sonra bitki kendisini yenileyebilmektedir.Hava sıcaklığını 30 ºC nin üzerine çıktığında,bitkiler fazla miktarda su kaybetmeye başlar.Bu nedenle de bünyelerindeki su dengesini oluşturabilmek için, stomalarını kapatmak zorunda kalırlar.Yumru büyümesi durur.Yüksek hava sıcaklığı bitkinin vejetatif gelişmesini hızlandırmakta,ancak yumru oluşumunu geciktirmektedir.Bu da verim azalmasına neden olmaktadır.
Patates bitkisi,yumru oluşturması bakımından kısa gün; toprak üzerinde çiçek,meyve ve tohum oluşturabilmesi bakımından ise uzun gün bitkisidir.Gün uzunluğu arttığında,bitkinin ışık enerjisinden yararlanabilme süresi de artmakta, dolayısı ile verim de yüksek olmaktadır.Uzun gün koşulları,bitkinin vejetatif gelişmesini artırmakta,ancak yumru oluşumunu geciktirmektedir.Ülkemizde patates tarımı ana ürün olarak ilkbahar ve yaz mevsimlerinde yapılmaktadır.Kış mevsiminde ise turfanda olarak yetiştirildiğinde,kısa gün koşulları nedeniyle yumru oluşumu önemli ölçüde kısalmakta verim de düşmektedir.
Fotosentez için gerekli enerjiyi,güneşten almaktadır.Işık yoğunluğu arttıkça fotosentez,dolayısıyla yumru verimi artmaktadır.Yükseklere doğru çıkıldıkça ışık yoğunluğu arttığından,yumru veriminde de bir artış olmaktadır.

TOPRAK ALTI ORGANLARI:

Kök;Patates saçak köklü bir bitki olup,toprak ve yetiştirme şartlarına bağlı olarak 1 m derinlere kadar inebilmektedir. Patatesin kök sistemi genellikle 30-40 cm toprak derinliğinde teşekkül etmektedir.
Stolon; Patates bitkisinin toprak içerisinde kalan kök sisteminin teşekkülü sırasında,kökler arasında beyaz uzantılar meydana gelir.Bunlara stolon adı verilir.Stolonların uç kısımlarının şişkinleşmesi ile yumrular oluşur.
Yumru; Stolonların uç kısmında oluşan yumru üzerinde gözlerin ve lentisel denen çok küçük noktacıklar bulunmaktadır.
Lentisel; Yumru iç kısmı ile dış çevre arasında pencere görevini görmektedirler.Ortam şartlarına bağlı olarak açılıp kapanırlar.Lentisitlerden su,CO2 veO2 girişi çıkışı olmaktadır.
Gözler; Patates yumrusu üzerinde bulunan ve yeni bitkilerin meydana gelmesini sağlayan,tomurcukları ihtiva eden yarım ay şeklindeki çıkıntılardır.Bir patates yumrusu üzerinde en az gözler, göbek(yumrunun stolona bağlandığı yer) kısmında,en fazla gözler ise,taç(göbeğin tam karşısı)kısmında bulunur.Taç kısmında bulunan, en gelişmiş olan göze,baş göz denir. Bu gözde bulunan tomurcuk sürmeden diğerleri süremez. Buna apikal dominansi (tepe tomurcuğun baskınlığı) denir.Bu gözün diğer gözler üzerine baskısı vardır.Bu gözler,her hangi bir şekilde zarar gördüğünde veya sürdüğünde,hemen arkasından diğer gözler sürmeye başlar. Bir yumruda çok sayıda sürgünün meydana gelmesi için baş sürgünün kırılması gerekmektedir.Yumru üzerinde bulunan gözler,yüzlek ve derin olabilmektedir.Bu tamamen bir çeşit özelliğidir.Yemeklik ve endüstride(cips ve parmak patates) değerlendirilecek yumrularda,gözlerin yüzlek olması istenen bir özelliktir.Patates yumruları;oval,yuvarlak,yuvarlak-oval,oval-uzun ve basık-silindirik şekilli olabilmektedir.Yumru şekli tamamen bir çeşit özelliğidir.Bir patates bitkisinde,sayıları 5-20 arasında değişen yumrular meydana gelmektedir.Genellikle yumru iriliği 5-500 gr arasında değişmektedir.Patates yumrusunda kabuk rengi,sarı,kirli sarı,kahverengi ve kırmızı olabilmektedir.Kabuk renginin farklı olması yumru ve et rengi ile ilişkili değildir.Yumrular ilk teşekkül ettiklerinde,açık sarı veya açık pembe olmaktadırlar.Yumru olgunlaştıkça ve kabuk oluştukça renk koyulaşmaktadır.

GÜBRELEME:
Patates çiftlik gübresinden çok hoşlanır. Dekara 1.5-2 ton, eğer toprak çok fakir ise 2.5-3 ton çiftlik gübresi verilirse verim çok artar. Bu miktarlardan fazlası nişasta miktarı ve lezzeti olumsuz etkiler.
Üreticilerin topraklarını tahlil ettirmeleri, bunun neticesine göre gübre kullanmaları en iyi yoldur. Eğer toprak tahlili yapılmamışsa saf madde olarak dekara sulu şartlarda 14-16 kg azot, 8-10 kg fosfor, 8-10 kg potasyum verilebilir.
Fosforlu ve potasyumlu gübrenin tamamı ile azotlu gübrenin yarısı Amonyum Sülfat veya Üre olarak dikim için açılan çizilere el ile yeknesak olarak uygulanmalı ve gübrelerin karışımı sağlandıktan sonra dikim yapılıp, sıralar toprakla kapatılmalıdır. Ekim kombine patates mibzeri ile yapılacaksa fosforlu ve potasyumlu gübrelerin tamamı ile azotlu gübrenin yarısı tohumla beraber banda verilmelidir. Azotlu gübrenin ikinci yarısı boğaz doldurma ve ilk sulamadan önce verilmelidir.

SULAMA:
Patates bitkilerinde su ihtiyacı alt yapraklardaki solma ve sararmayla kendini belli eder. Topraktaki nem dikkate alınarak ilk sulama, yumrular fındık büyüklüğüne geldiğinde yapılmalıdır. Hafif topraklarda 15-18, ağır topraklarda 22-25 gün arayla yetiştirme süresince 2-4 sulama yapılır. Hasat ile son sulama arasında 1 haftalık bir zaman bırakılır.
En yaygın sulama yöntemi, karık ile sulamadır. İki karık arası mesafe kumlu topraklarda 60-65cm, ağır topraklarda 70-80 cm dir.
Patatesin en fazla suya ihtiyaç duyduğu devre, çiçeklenmeden 20 gün önce başlayan ve yumru yapmaya başladığı zamana kadar geçen devredir.

HASAT:
Patateste hasat zamanının geldiği yaprak ve sapların sararıp kuruduğu, yumruların normal büyüklüğünü alarak bitkiden kolayca ayrıldığı ve kabuğun kalınlaşıp sertleştiğinden anlaşılır. Kabuk tırnakla kolayca soyulmaz. Yumrunun kesiti ıslak değil, koyu bir görünümdedir.
Patatesin hasadında çok dikkatli olmak gerekir. Yumrular kesilip zedelenmemeli, toprakta yumru bırakılmamalıdır. Söküm sırasında toprak yaş olmamalı, tavında bulunmalıdır.
Sulama yeterli ve düzenli yapılmadığı taktirde, başta verim kaybı olmak üzere, memeli ve çatlak yumrular, yumru içinde kararmalar ve boşluklar ortaya çıkar.

Bir Cevap Yazın