İZMİR – Asıl mesleği mali müşavirlik olan Cihat Cömert Korkunç, hobisini işe dönüştürmeyi başardı. Hobi amaçlı olarak 22 yıldır balık avcılığı yapan İzmir’deki girişimci Cihat Cömert Korkunç, 5-6 yıldır kendisi için imal ettiği maket yemlerin üretimi için kendi işini kurdu.
KOSGEB desteğiyle 8 ay önce Procop Balıkçılık Malzemeleri’ni kuran Korkunç, seri üretime başladı. Türkiye’nin ilk yerli sahte balık üretimini gerçekleştiren Korkunç, Türkiye pazarı için yıllık 100 bin adet sahte balık hedefi koydu. Kendisini sadece iç pazarla sınırlamayan Korkunç, Bulgaristan ve Rusya’ya da ihracat hazırlıklarına başladı.
Asıl mesleği olan mali müşavirliği şu an yapmadığnı, uzun yıllar birçok kurumsal firmada yöneticilik yaptığını dile getiren Korkunç, “15-16 yıllık çalışma hayatımın sonrasında artık kendi işimi kurmayı hayal etmeye başladım. Nereden ne tutarım, ne çıkarırım diye bakıyordum. Balık avcılığı benim 22 yıllık hobim. 5-6 yıldır da yine hobi amaçlı kullandığım maket yemlerini kendim imal ediyordum. Küçük bir atölye kurup gül ağacından, gürgenden, dut ağacından olmak üzere işlenmesi zor ağaçlardan maket yemler yaparak hafta sonlarını değerlendiriyordum. Daha sonra sosyal platformlarda duyulunca bu işi profesyonelliğe dökmem konusunda çok ciddi destek aldım. Sonrasında istifa ettim ve bir süre dinlendikten sonra kendi işimi kurmaya karar verdim. Bu süreçte KOSGEB, talep ettiğim iş planını uygun gördü. Kurumsal kimliğe kavuşturmak adına KOSGEB’in çok büyük desteğini gördüm” dedi.
Patent almak için müracaat ettik
Korkunç, yaklaşık 8 ayda projenin vücut bulduğunu, bu süreçte modelleme, tasarım ve ciddi bir pazar araştırması yaptıklarını vurguladı. KOSGEB desteğiyle ufak ufak yatırımlara başladıklarını anlatan Korkunç, seri üretime yeni başladıklarını söyledi. Korkunç, “Tepki toplamak amacıyla demo ürün satışı yaptırdık. Bin 500 ürünü pazara arzettik, 4 günde malımız bitti” diye konuştu. Korkunç, Procop Lures markasını tescil ettirmek için Türk Patent Enstitüsü’ne müracaat ettiklerini de söyledi.
Bulgaristan ve Rusya için görüşmeler başladı
İç pazarın çok ciddi olarak global pazarın etkisinde kaldığına dikkat çeken Korkunç, piyasada çok geniş bir yelpaze olduğunu belirterek, “Bugüne kadar pazardaki firmalar bu topraklarda amatör balıkçılığın gelişmesi, sürdürülebilir doğal hayatın gelişimi gibi konularda hiçbir şey yapmadılar. Dolayısıyla burası maalesef toptancıların en çok para kazandıkları bir alan haline geldi. Biz önce bunu kırmak niyetiyle yola çıktık. Tabii ki yaptığımız yatırımın karşılığını alacağız ama bunun yanında ne yaparız da işi başka bir yönüyle insanlığa tanıtabiliriz derdindeyiz. İlk olarak bu memlekette yerli bir üretici olmamanın boşluğunu doldurmayı, yurtdışından gelenlerin daha da kalitelisini ve daha ekonomik olanı piyasaya sunmayı hedefledik. İç pazar yanında ihracat görüşmelerine de başladık. Şu anda Bulgaristan ve Rusya ile numune bazında görüşmelerimiz sürüyor” diye konuştu.
Korkunç, şu anda 5 kişiyi istihdam ettiklerini, işler büyüdükçe istihdam sayısını artırmayı hedeflediklerini bildirdi. İlk büyük sevkiyatlarını da yapmak üzere olduklarını vurgulayan Korkunç, bir toptancıyla anlaştıklarını, ürünlerinin tüm Türkiye’deki balık av bayilerine pazarlanacağını ifade etti. Korkunç, hızlı karar vermek ve hızlı hareket edebilmek adına başlangıçta şahıs şirketi olarak kurulduklarını, ancak yakın zamanda limited şirkete dönüşeceklerini bildirdi.
3 farklı model maket balık var
Üretimini yaptıkları maket balık, yani sahte balık hakkında bilgi veren Korkunç, “Kendi içinde 3 farklı model maket balığımız var. Metalden imal edilmiş kaşık ismini verdiğimiz bir yem grubumuz bulunuyor. Aynı zamanda silikondan imal edilmiş ayrı yem grubumuz mevcut. Bizim ürünlerimizin tamamı pederatör ismi verilen saldırgan, canlıyla beslenen hareketli yemlere duyarlılık gösteren balıklar için. Dolayısıyla kıyı avcılığında atıp çekerek avlanılan ya da sırtı dediğimiz tekne arkasından sürütme tekniğinde kullanılır”dedi.
Türkiye’de 4 milyon amatör balıkçı var
Ürünlerini amatör avcılara yönelik tasarladıklarını vurgulayan Korkunç, “Türkiye’de yaklaşık 4 milyon adet amatör balık avcısı olduğu tahmin ediliyor. Benim hedef kitlem bu. Bunun dışında deniz kenarında çocuğuyla olta atmak isteyen de bizim potansiyel müşterimiz sayılır. Bununla ilgili sosyal sorumluluk projeleri de geliştirmeye çalışıyoruz. Federasyon ve derneklerle birlikte çalışmalarımız olacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi ile anlaşabilirsek down sendromlu çocuklarımızla bir kamp günü geçirerek onlara balık tutmayı öğretmek istiyoruz” dedi.
Kaynak: kobiden.com