Organize sanayi bölgeleri yönetimleri ‘üretim etkilenmesin’ diye harekete geçti.
İSTANBUL – Mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklık değerleri sadece hane tüketicisi için değil, genel olarak ekonomi için de tehdit oluşturuyor. Eğer ilerleyen günlerde toprak yağışla buluşmazsa kuraklık birçok yönden ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyecek. Tarım ürünlerinde rekolte düşüşleri yaşanacak. Sanayide de su yetersizlikleri nedeniyle üretimde yavaşlama, zaman zaman ara verme riski doğdu. Belediyeler su kısıntılarında, önceki uygulamalarda olduğu gibi ön celiği hane tüketicisine vereceğinden sanayici daha çok etkilenecek. Elektrik üretimi de HES’ler yönünden risk taşıyor. Zaten şimdiden konuyla ilgili haberler gelmeye başladı. Ordu’da ‘Darıca 1 HES’in faaliyet gösterdiği Melet Irmağı’nda yapımı devam eden ‘Darıca 2 HES’ için Turnasuyu Deresi’nden su taşınmasına karar verildi. 7 kilometrelik tünelle su taşınacak. Çevreciler ise duruma tepkili. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın “B planımız var” açıklamasına karşın, bu planın ne olduğu henüz bilinmiyor. Bu nedenle organize sanayi bölgeleri (OSB) yönetimleri kendi tedbirlerini almaya yöneliyor.
Bu kapsamda yoğun su kullanan Çerkezköy OSB, 50 milyon liralık yatırımla baraj kuracak. OSB Üst Kuruluşu (OSBÜK) yönetimi konuyu bu haftaki kurul gündemine aldı. OSBÜK Genel Sekreteri Ali Yüksel, toplantının gündem maddeleri arasına kuraklığı da ekleyeceklerini, konuyla ilgili OSB yetkililerinden tavsiye ve tedbirlere ilişkin bilgiler alacaklarını söyledi. Kuraklık, yoğun sanayi ve yoğun nüfus nedeniyle en çok İstanbul ve çevresini tehdit ediyor. Günde 2.5 milyon metreküp su tüketilen İstanbul’un barajlarında yüzde 30’a gerileyen doluluk oranı için yağış umudu konusunda açıklamalar iyimser değil. Akademik çevreler, yaz aylarında büyük su sıkıntısı olabileceğini, acil tedbir alınması gerektiğini belirtiyor. Bakanlığın ‘sıkıntı olmayacak’ açıklamalarına karşın acil önlem çağrıları sürüyor. Tekstil ve deri üretimi yapan OSB’lerde su tüketimi fazla. 230 firmanın faaliyet gösterdiği Çerkezköy OSB’de yıllık 30 milyon metreküp su kullanılıyor. Bunu, 21 milyon metreküp ile Bursa OSB, 13 milyon metreküp ile Adana Hacı Sabancı OSB, 12 milyon metreküp ile Denizli OSB izliyor.
50 milyon TL yatırımla ‘özel’ baraj kurulacak
Çerkezköy OSB, sanayinin su ihtiyacını karşılamak için kendi barajını kurmaya hazırlanıyor. İnşaatına bu yıl başlanacak ve 50 milyon liraya mal edilecek Yoncalı Barajı’nın 2 yıl içerisinde bitirilmesi planlanıyor. Çerkezköy OSB, barajı olan ilk OSB olacak. Çerkezköy OSB Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Sarıoğlu, bölgenin bugüne kadar su ihtiyacını yeraltı sularıyla giderdiğini ifade ederken, kuraklığın yeraltı sularında da seviye düşmesine neden olduğunu, buna önlem olarak daha önce projesini yaptıkları Yoncalı Barajı’nın inşaatına başlayacaklarını söyledi. Çerkezköy’e 17 kilometre uzaklıktakı barajın suyunu tamamen Çerkezköy OSB’nin kullanacağını dile getiren Sarıoğlu, barajın, Çerkezköy OSB’nin imkanlarıyla yapılacağını da bildirdi.
Arıtılmış sulara mı yönelecekler?
Bu arada kuraklığa önlem olarak sanayicilere atık suları değerlendirmeleri tavsiye edilecek. Çok sayıda büyük sanayi kuruluşunun faaliyet gösterdiği Kocaeli’de belediye, sanayicilerin su ihtiyacını arıtılmış su ile çözmeye çalışacak. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, geçtiğimiz günlerdeki açıklamasında, arıtılan suların sanayi kuruluşlarına verileceğini belirterek, “Çok su kullanan sanayi tesislerimize arıtma tesislerimizden su temin edeceğiz. Böylece evlerde kullanmamız gereken temiz ve sağlıklı suyu harcamamış olacağız. Sapanca’dan kullanmayacaklar” şeklinde konuşmuştu. Karaosmanoğlu, yılda tahmini 10 milyon metreküpün üzerinde suya ihtiyaç duyan Tüpraş’ın, arıtılmış su kullanacağını söylemişti.
İklim değişikliğine uyumun maliyeti 32.5 milyar dolar
Uluslararası Finans Kurumu (IFC) ve Avrupa Yatırım Bankası’nın (EBRD) ‘Pilot İklim Değişimine Uyum Sağlama Pazar Çalışması: Türkiye’ başlıklı raporuna göre, Türkiye’de iklim değişikliğinin etkileri 2020’li yıllardan itibaren yükselen sıcaklık, kuraklıkta sıklaşma, azalan su, artan fırtına ve seller ile kendini daha fazla hissettirecek. Rapora göre, Türkiye’nin iklim değişikliğine uyum sağlayabilmesi için yapılması gereken yatırımların miktarı 32.5 milyar dolar. Söz konusu tutardan en büyük pay 17.3 milyar dolar ile bina yalıtımına gidecek. Verimli su işleme, yeşil çatı ve yağmur suyu toplama da iklim değişikliği karşısında yapılması gereken yatırımlar arasında yer alıyor. Rapora göre, önlem yatırımları yapılmazsa 2015’ten itibaren tarım üretiminde hissedilir oranda düşüş olacak. Mevcut tarımsal üretimin korunması için gelecek 30 yılda sulama ihtiyacı yüzde 45 artacak. İklim değişikliğinin etkisi arttıkça başta İstanbul, Ankara omak üzere Türkiye genelinde 10 ilde ısı adaları sıcaklığın daha da fazla artmasına neden olacak.
OSB’ler 235 milyon m3 suyu deşarj etti
11’i tarıma dayalı, 33’ü ihtisas olmak üzere Türkiye’de 284 OSB’nin faaliyette olan 203’ü için sağlıklı bir su kullanım verisi yok. OSBÜK’ün 87 OSB’den elde ettiği verilere göre, 2010’da 137 milyon metreküp olan su tüketimi, 2011’de 145.7 milyon metreküpe yükseldi. 2012’de yüzde 13.1 artışla 164.9 milyon metreküpe çıktı. 2013 rakamı ise henüz belli değil. TÜİK’in ‘OSB Su, Atıksu ve Atık İstatistikleri Anketi’ kapsamında faal 181 OSB Müdürlüğü’nden elde edilen sonuçlara göre, 2012’de su şebekesiyle dağıtılmak üzere 138 milyon metreküp su çekildi. Bu suyun yüzde 44’ü kuyudan, yüzde 17.7’si kaynaklardan, yüzde 13.1’i şehir şebekesinden, yüzde 25.2’si de baraj, göl, gölet ve akarsulardan kullanıldı. OSB’ler tarafından 235 milyon metreküp atıksu deşarj edilirken, 192 milyon metreküp atıksu arıtıldı. Verilere göre, faal 181 OSB’den 129’unun kendine ait su şebekesi bulunuyor. Su şebekesi olmayan OSB sayısı ise 26.
Rekoltede düşüş korkusu başladı
Ocak ayı sonu itibariyle yağış toplamının uzun yıllar ortalamasının yüzde 27, önceki yıla oranla da yüzde 40 daha az olduğunu belirten İzmir Ticaret Borsası Başkanı Işınsu Kestelli, bu durumun ürün rekoltelerini olumsuz etkileme olasılığının yüksek olduğunu işaret etti. Kestelli, 2007’deki kuraklığın ülke tarımını yüzde 6.7 küçülttüğünü hatırlattı. Devam eden kuraklığı ‘doğal afet’ olarak niteleyen Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Başkanı İbrahim Yetkin de, “Kritik bir eşikten geçiyoruz. Bu işin şakası yok” dedi. Bir dizi meyvede en az yüzde 25 üretim düşüşü olacağını, fiyatların yüzde 20 artacağına dikkat çeken Yetkin, “Şu sıralar şeker pancarı, ayçiçeği, mısır, soya gibi ürünlerin ekilmesi gerekiyor. Ancak toprak ekime elverişli değil” dedi.
haber365