Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağılığı ve Güvenliği Genel Müdürü Kasım Özer, iş sağlığı ve güvenliği konusunun yaşamın bütün alanlarına yayılmaya başladığını belirterek, tarım sektörü ile ilgili yeni bir çalışma başlattıklarını söyledi.
Özer, iş kazası ve meslek hastalıkları ile sıkça karşılaşılan tarım iş kolunda farkındalığı artırmak için 19 Mart’ta Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile protokol imzalayacaklarını bildirdi.İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü Özer, Uluslararası Yöneticiler Derneği (YÖNETDER)’nde gerçekleşen ‘İş Sağlığı ve Güvenliği’ konulu seminerin ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı. İş kazaları ve meslek hastalıklarının her ülkenin canını yaktığını belirten Özer, Türkiye’nin de İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu yayınlayarak çok büyük bir adım attığını söyledi. Önceden karınca yürüyüşü ile mesafe alındığını kaydeden Özer, şimdi ise artık insan adımı ile mesafe kat edildiğine dikkat çekti. Kanunla farkındalığın arttığını anlatan Özer, şimdi bütün işveren ve çalışanların bu kanunun neler getirdiğine, yükümlülüklerinin neler olduğuna dikkat ettiğini bildirdi.İş kazaları ve meslek hastalıklarında tarım iş kolunun hep unutulduğunu aktaran Özer, iş sağlığı ve güvenliğinin artık istisnalarla uğraşmadığını, artık tarımın da iş sağlığı ve güvenliği kapsamına girdiğini belirtti. Geçen yıl hummalı bir çalışma yaparak Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile görüştüklerini kaydeden Özer, “Harran Üniversitesi ile görüştük ve heyecanlandılar. Çukurova Üniversitesi ve Ankara Üniversitesi rektörleri ile görüştük ve onlar da heyecanlandı. Böylece, 5 tane ortak olduk ve ortaklaşa bir protokol yapıldı. Nihayetinde, bu protokol olgunlaştı. 19 Mart’ta Allah izin verirse bu protokolü imzalayacağız.” diye konuştu.Tarımda yapılan bu anlaşma ile bu alanda da bir farkındalığın oluşacağını vurgulayan Özer, kendi açılarından tarımın üzerinde fazla durulmadığını, küçük çaplı projelerle bir şeylerin yapılmaya çalışıldığını ifade ederek, bütün tarımı kapsayan bir çalışmanın yapılmadığını dile getirdi. 19 Mart’ta imzalanacak protokolün hemen ardından faaliyete geçeceklerinin altını çizen Özer, ne kadar tarım çalışanının olduğunun, ne kadar tarım işletmesinin olduğunun tespiti ile başlayacaklarını ve ön çalışma ile ihtiyaçların tespit edileceğini söyledi.Tarım için bir risk analizinin yapılacağına değinen Özer, tarım makineleri ve zirai ilaçlamanın bu işin en tehlikeli kısmı olduğunu dile getirdi. Özellikle tarım ilaçlama konusunda çok sayıda insanın zarar gördüğüne dikkat çeken Özer, bunların ortada olmadığını aktardı. Özer, ilaçlama yapılırken takılan maskenin uygunluğunun önemli olduğunu belirterek, bununla ilgili bir çalışma yaptıklarını anlattı. Özer, iş sağlığı ve güvenliği yönünden tarım alanındaki bu çalışma ile bir kara noktayı daha aydınlatmış olacaklarını ifade etti.Tarım sektöründe yapacakları çalışmaların çok önemli olduğunu yineleyen Özer, mevsimlik işçilerin durumu ile gurbetçi işçilerin durumu üzerinde duracaklarını kaydetti.Meslek hastalıkları ile ilgili bir projeleri olduğuna değinen Özer, Türkiye’de ne kadar tıp fakültesi varsa bunların hepsinde seminerler düzenleyeceklerini dile getirdi. Meslek hastalık teşhisi konulduktan sonra ne yapılacağı yönünde bir eğitim verileceğini anlatan Özer, şöyle devam etti: “İş ile hastalık arasında bağ kurdurup, teşhisi koyduktan sonra nasıl yazışmalar yapılıyor, SGK’ya nasıl gidiyor, oradan nasıl geçiyor? Yani ilgilendirip bilgilendirmeye çalışacağız.”Denetimler noktasında da müfettişlerin bu hafta itibari ile sahaya çıktıklarını kaydeden Özer, gerek İş Kanunu gerekse de iş sağlığı ve güvenliği noktasında uygulamaları teftiş ettiklerini belirtti. Müfettişlerin, 2-3 aylık bir adaptasyon süreci olduğunu bildiren Özer, artık 1 Mart itibari ile müfettişlerin tamamen sahada olduğunu vurguladı.
CHA