Ticari Gübrelerin İçeriği

1
3869
Ticari Gübrelerin İçeriği

Ticari gübreler, mineral gübreler veya suni gübreler diye de anılan kimyasal gübreler, toprakta eksikliği görülen besin elementlerini, toprağa vermek için özel olarak üretilen ve bir veya birden fazla besin elementini içeren kimyasal bileşiklerdir. En çok tüketilen kimyasal gübreler azot, fosfor, ve potasyum elementlerinin birini, ikisini veya üçünü birden içeren gübrelerdir. Bir başka deyişle; ticaret amacı ile pazarlanan bu gübreler organik gübrelerden farklı olarak yüksek miktarlarda bitki besin maddesi kapsarlar ve genellikle suda kolay erir bir halde bulunurlar. Ticaret gübrelerinin değeri doğrudan doğruya bünyelerindeki bitki besin maddesi miktarları ile ölçülmektedir. Ticaret gübreleri bünyelerindeki bitki besin maddelerine göre aşağıda gösterildiği şekilde sınıflandırılabilirler.

•Azotlu gübreler
•Fosforlu gübreler
•Potasyumlu gübreler
•Kompoze gübreler

1-.Azotlu gübreler

Bünyelerinde azotun formuna göre dört grupta toplanabilirler
• Nitratlı gübreler
• Sodyum Nitrat (%16 N)
• Kalsiyum Nitrat (15.5 N,%28 CaO)
• Potasyum Nitrat (%13 N, %44 K2O)
•Amonyumlu gübreler
•Amonyum Sülfat (%21 N, %23.4S)
•Amonyum Klorür (%24-25 N)
•Susuz Amonyak (%82 N)
•Amonyak Solusyonu (%21-25 N)
•Amidli gübreler
•Kalsiyum Siyanamid (%21 N+%54 caO)
• Üre (%45-46 N)
• Amonyumlu ve Nitratlı gübreler
• Amonyum Nitrat (%32.5-34.0 N )
• Kalsiyum Amonyum Nitrat (%20.5 26 N)
•Amonyum Sülfat-Nitrat (%26 N)
Azotlu gübrelerin hepsi inorganik gübrelerdir. Yalnız amildi gübrelerin bünyesindeki azot organik halde bulunur.

2 – Fosforlu gübreler

Bünyelerindeki fosforun erirliğine ve bitkilere yarayışlılığına göre üç grup altında toplanabilirler.
2.1 Suda eriyebilir fosfor oranı yüksek olan fosforlu gübreler

•Normal Süperfosfat (%16-18 P2O5)
•Triple Süperfosfat (%43-46 P2O5)
•Mono-amonyum Fosfat (11-48-0)
•Di-amonyum Fosfat (18-46-0)

2.2 Terkibindeki fosfor, sitrik asitte veya amonyum sitratta eriyebilen fosforlu gübreler

• Tomas Unu (%14-18 P2O5)
• Renenia Fosfat (%23-26 P2O5)
•Di-kalsiyum Fosfat %39 P2O5)
Bu gruptaki gübrelerin suda eririlikleri az olduğu için asit reaksiyonlu topraklarda kullanılmaları yararlı olmaktadır.
•Terkibindeki fosfor suda, amonyum sitratta ve sitrik asitte erimeyen fosforlu gübreler
Bu gruba kayafosfatlar girmektedir. Hamfosfat kayası, fosforit gibi isimlerle de anılırlar. Bugün için fosforlu gübre üretiminde kullanılacak tek kaynak kayafosfattır. Kayafosfatlar genellikle karbonatlı florapatit formunda olup, gübre sanayinde kullanılanları %30-33 arasında P2O5 kapsamaktadırlar.
• Potasyumlu gübreler
Bünyelerinde potasyumun tamamı suda erir durumdadır. En önemli potasyumlu gübreler şunlardır:
•Potasyum Sülfat (%48-52 K2O)
•Potasyum Klorür (%50 K2O)
•Potasyum Klorür (%60 K2O)
•Potasyum Mağnezyum Sülfat (%26-30 K2O, 9-12 MgO)
• Potasyum Nitrat (%13 N, %44 K2O)
• Kompoze gübreler
Bünyelerinde iki veya daha çok bitki besin maddesini bir arada bulunduran gübrelerdir.
Yurdumuzda kullanılan ticaret gübreleri ve bunların bazı özellikleri

Bu gün yurdumuzda en çok kullanılan azotlu gübre amonyum sülfat, kireçli amonyum nitrat ve üre’dir. Fosforlu gübrelerde en yaygın kullanılanı triple süper fosfat olup az miktarda da normal süperfosfat tüketilmektedir. Azotlu ve fosforlu gübrelere oranla çok az miktarlarda kullanılan potasyumlu gübre ise potasyum sülfattır. Yurdumuzda son yıllarda çok az miktarda potasyum klorürde bulunmaktadır. Bunlardan başka, azot ve fosforu ve bazen de potasyumu bir arada bulunduran gübrelerde vardır. Bunlardan yurdumuzda en yaygın olanları diamonyum fosfat ile çeşitli terkiplerdeki kompoze gübrelerdir. Bu gübrelerin bazı önemli özellikleri aşağıda özetlenmiştir.
•Amonyum Sülfat :
Genellikle beyaz renkli olup toz şekere benzediği için çiftçilerimiz tarafından şeker gübre diye de adlandırılan bu gübrenin son yıllarda ithal edilen bazı çeşitleri açık yeşil, açık mavi veya grimsi yeşil renklidirler. Renkli veya renksiz ( beyaz) olmasının, etkisi ile hiçbir ilgisi yoktur. Her ikisi de aynı etkiye sahip iyi gübrelerdir. Terkibinde %21 azot (N) vardır. Tanecikleri kristal yapılıdır. Rutubet alarak topaklaşması azdır. Bu nedenle de muhafazası kolaydır. Asit karakterli bir gübre olduğu için nötr ve alkali reaksiyonlu ( kireçli ) topraklarda güvenle kullanılabilir. Asit reaksiyonlu topraklarda uzun müddet ve çokfazla miktarlarda kullanılırsa toprakların daha da asitleşmesine sebep olur. Bu nedenle böyle yerlerde , örneğin Doğu Karadeniz Bölgesinde amonyum sülfat yerine kireçli amonyum nitrat kullanılması daha uygundur. Bulunmadığı hallerde üre ve kuvvetli asit reaksiyonlu topraklarda yetiştirilen çaylıklarda amonyum nitrat kullanılmalıdır.
Çeltik tarımında amonyum sülfat kullanılmalı, bulunmadığı zaman ikinci tercih olmalıdır. Çeltikte amonyum nitrat kullanılmalıdır.

•Amonyum Nitrat:

Azotlu gübreler içerisinde dünyada en çok tüketilen gübre amonyum nitrattır.Gübre olarak üretilen saf amonyum nitrat %33-34 azot (N) ihtiva etmektedir.
Amonyum nitratın ihtiva ettiği azotun yarısı amonyum diğer yarısı da nitrat şeklinde bulunmaktadır. Bitki her iki şekildeki azottan da yararlanabildiği için bu gübrenin etkisi hem çabuk ve hem de devamlı olmaktadır. Ekim zamanı kullanılabildiği gibi, bitki gelişiminin belirli dönemlerinde de başarı ile uygulanabilmektedir.Saf amonyum nitratın bazı hallerde, az ihtimalle de olsa meydana gelebilen patlama özelliğine önlemek ve depolama kolaylığı sağlamak için kil ve kireç gibi maddelerle karıştırılarak daha az azot ihtiva eden çeşitleri yapılmaktadır. Nitekim yurdumuzda üretilen amonyum nitrat gübreleri kireç ihtiva eden ve terkibinde azot oranı %20.5-26 olan gübrelerdir.

Saf amonyum nitrat çok rutubet çeker. Rutubet alınca da topaklaşır. Son senelerde geliştirilen teknik sayesinde gübre taneciklerinin etrafı ince bir kil tabakası ile kaplanarak bu gibi mahzurları nispeten giderilmiştir Bu özellikleri dolayısı ile amonyum nitrat gübre ambarında gereğinden fazla bekletmeden zamanında kullanılmalıdır. Genellikle su geçirmez naylon torbalarda satılmakta olan gübrenin muhafazası sırasında torbasının yırtılmamasına dikkat edilmeli ve rutubeti az, oldukça kuru ve havalandırılabilen bir yerde muhafaza edilmelidir. Ambardaki yerleşme sırasında üst üste 6-8 torbadan fazla koymamalı ve bu gübre ile aynı yere benzin, gazyağı, motoryağı vb. gibi maddelerin bulundurulmamasına dikkat edilmelidir.

•Üre :

Ürenin terkibindeki azot diğer azotlu gübrelerden daha çoktur. Gübre olarak üretilen üre %45-46 azot ihtiva etmektedir. Yani bu gübrenin 100 kilosunda genellikle 45-46 kilo saf azot vardır.
Üre suda tamamen eriyen beyaz renkli , yuvarlak daneli bir gübre olup topraktan yağmur ve sulama suları ile yıkanmak suretiyle kaybı diğer bazı azotlu gübrelere kıyasla daha azdır. Buna rağmen zamansız ve yanlış bir şekilde verilmesi halinde diğer azotlu gübrelerde olduğu gibi bu gübreden de azot kaybı olabilir ve dolayısı ile de gübreden beklenen fayda tam olarak elde edilemez.Toprağa verildikten sonra, terkibindeki organik bünyeli azot toprakta bazı kimyasal değişmelere uğrayarak kısa zamanda bitkilerin kolayca faydalanabilecekleri bir hale gelir.

Üre bütün bitkilere başarı ile uygulanabilir. Sonbahar gübrelemelerinde kullanıldığı gibi, bitkilerin belirli gelişme dönemlerinde olmak üzere ilkbahar veya daha sonra da kullanılabilir. Fazla miktarda verilmesi gerektiğinde, verilecek gübre miktarının birkaç kısma bölünerek tatbiki düşünülebilir. Dekara 20kg ‘dan daha fazla üre verilmesi tasarlanan tarlada çimlenmeye zarar vermemesi için tohum ile gübrenin temas etmemesine dikkat edilmelidir. Üre toprağa verildikten sonra derhal toprak altına gömülmelidir. Aksi halde toprak yüzeyinde kalan gübreden azot kaybı olur.

Yurdumuzda toprak ve iklim şartlarında yapılan araştırmalar üre ile diğer azotlu gübreler arasında mahsulü artırma yönünde bariz bir farkın olmadığını göstermiştir. Bu nedenle yurdumuzda halen önemli miktarda üretilen ve yakın bir gelecekte üretimi daha de artırılacak olan ürenin azotlu gübre tüketimi içerisinde daha büyük bir oranda yer alacağı düşünülmektedir.

•Süperfosfat:

Normal süperfosfat halen yurdumuzda Karabük ve Elazığ fabrikalarında az miktarda üretilmektedir. Yerini fosfor kapsamı yüksek olan Triple Süperfosfat almış bulunmaktadır. Terkibinde %16-18 (P2O5) suda eriyebilen fosfor asidi vardır. Ham fosfatların (fosfat kayası) sülfrik asit ile muamelesinden elde edilirler.Bu nedenle de bünyesinde fosfor ile birlikte kükürt de bulunur.. Fabrikadan yeni çıkan gübrede serbest asit yüksektir. Gübrenin 2 ay kadar bekletilmesi ile bu asitlik düşer. Serbest asidi yüksek olan gübre, torbalarını parçalar ve hali ile kullanılırsa tohum ile temasta tohumun çimlenmesine olumsuz etki yapabilir.

Süperfosfat danecikler halinde (granüle) olup genellikle boz veya açık renktedir. Rutubet çekmesi amonyum nitrata nazaran çok azdır Buna rağmen rutubetli bir depoda uzun süre bekletilirse topaklaşır. Topakların parçalanıp ufalanmak suretiyle kullanılmasında sakınca yoktur.
Süperfosfatın kullanılmasında dikkat edilecek en önemli husus gübrenin ekim veya dikimden hemen önce verilmesini ve mümkün olduğu kadar tohum veya kök derinliğine gömülmelidir.

•Triple Süperfosfat :
Yurdumuzda toprak ve iklim şartlarında kullanıldığında bitkiye yarayışlılık bakımından normal süperfosfat ile trple süperfosfat arasında genellikle fark yoktur. Terkibinde %43-46 suda eriyebilir fosfor asidi (P2O5) vardır. Yurdumuzda halen Samsun, yarımca, İskenderun, Bandırma fabrikalarında üretilmektedir.Kirli beyaz veya gri renkli danecikler “granüle” halindedir. Uzun süre rutubetli yerlerde saklandığında su çekerek topaklaşırsa da bu keseklerin dağıtılarak kullanılmasında tarımsal yönden bir sakınca yoktur. Bu gübre de normal süperfosfatta olduğu gibi ekim ve dikimden hemen önce veya ekim esnasında verilmeli ve tohum veya kök derinliğine gömülmelidir.
Fosforlu gübre olarak kullanılan normal süperfosfat ile triple süperfosfat gübrelerinin yurdumuzun toprak ve iklim şartlarında mahsule olan etkileri yönünden aralarında belirgin bir fark yoktur. Bu gübrelerde değerlendirme suda erirlik üzerinden yapılmalı ve aynı cins gübreler içerisinde suda erir fosfor miktarı yüksek olan gübre gibi kullanılması gerekmektedir.

•Diamonyum Fosfat :
Diamonyum fosfat , fosfor ve azot gibi iki önemli bitki besin maddesini bir arada kapsayan kompoze bir gübredir. Genellikle 16-48-0 veya 18-51-0 terkibinde olabilir. Koyu gri veya kirli beyaz renkte danecikler halindedir. İçerisinde her kilo azota karşılık üç kilo fosfor bulunmaktadır. Bu sebeple de daha ziyade fosforlu bir gübre gibi kullanılması gerekmektedir.

İhtiva ettiği fosforun %90’ından fazlası suda eriyebildiğinden diamonyum fosfat toprağa verildikten sonra gerekli rutubeti bulunca terkibindeki fosfor ve azottan bitkiler derhal yararlanabilirler.
Diamonyum fosfat, terkibindeki fosfor ve azot miktarları bakımından bilhassa Orta Anadolu ve geçit bölgelerde yetiştirilecek buğday için çok uygun bir gübredir. Hububat ve benzeri bitkilerde sonbaharda ,ekim esnasında , mibzerle tohum derinliğine ve bant halinde verilmesi en ideal tatbik şeklidir. Genellikle dekara 18 kilodan daha az gübre verilmektedir. Bu miktardan daha fazla verilmesi halinde gübrenin , tohumla temas etmeyecek şekilde , tohum yakınındaki ayrı bir banda verilmesi gübrenin tohum çimlenmesine muhtemelen olabilecek zararlı etkisini gidermek bakımından yararlı olacaktır. Mibzerle ekimin mümkün olmadığı hallerde diamonyum fosfat ekimden hemen önce tarla yüzeyine serpilip sonra ekim yapılarak gübrenin toprakla karışması temin edilmiş olur. Güzlük bitkilerin gübrelenmesinde ekimden hemen önce veya ekim sırasında sonbaharda verilmelidir.Meyve ağaçlarında kışın şiddetine göre Şubat veya Mart aylarında, ilkbahar ekilecek bitkilerde ise ekimden hemen önce ve genellikle 10-15cm derinliğe gömülmek suretiyle tatbik edilmelidir.

Diamonyum fosfat bütün bitkilere başarı ile tatbik edilebilecek bir gübredir. Yalnız, kazançlı bir gübreleme yapabilmek için bitkinin fosfor ihtiyacını karşılayacak miktarda diamonyum fosfat verilmelidir. Aynı bitkinin eksik kalan azot ihtiyacı bitki çeşidine göre ilkbaharda veya daha sonra diğer azotlu gübrelerden örneğin, amonyum nitrattan sağlanmalıdır.

Diamonyum fosfat nisbi rutubetin düşük olduğu yerlerde , iyi bir depoda , senelerce topaklaşmadan muhafaza edilir. Nisbi rutubetin%80’in üzerinde günlerce devam edebildiği bol yağışlı yerlerde üst üste 8-10 çuvaldan fazla koymamak ve depoyu havalandırmak suretiyle gübrenin topaklaşma ihtimalini azaltabilir.
Diamonyum fosfatın 100 kilosunda yaklaşık 65-70 kilo saf bitki besin maddesi vardır. Bu sebeple de diğer gübrelere kıyasla bu gübre nakliye, depolama ve işçilikte büyük tasarruf sağlamaktadır.

•Potasyum Sülfat :
Yurdumuzda kullanılan potasyumlu gübre miktarı azot ve fosforlu gübre miktarlarına oranla çok azdır. Topraklarımız genellikle azot ve fosfor bakımından fakir, potasyum bakımından ise yeterli durumda olduğundan potasyumlu gübre tüketimi sınırlı olmaktadır. Ülkemizde kullanılan potasyumlu gübre, potasyum sülfattır. Bu gübrede %48-52 K2O potasyum oksit vardır. Kirli beyaz renkli kristal danecikler halindedir. Potasyum miktarı az olan topraklarda kullanıldığında önemli mahsul artışı elde edilmektedir. Yeterli miktarlarda potasyum ihtiva eden topraklarda kullanılırsa faydası olmaz. Bu nedenle potasyumlu gübreyi ancak toprak analizi ile gübreye ihtiyaç olduğu belirtilen yerlerde kullanmak karlı olur.

•Potasyum Klorür :
Potasyumlu gübre olarak yurdumuzda henüz kullanılamayan ve fakat deneme safhasında olan diğer bir gübre potasyum klorürdür. %50 ve %60 K2O potasyum oksit ihtiva eden çeşitleri vardır. Terkibindeki klor bazı bitkilerin (tütün, patates vb.) kalitelerine olumlu etki yapmadığı için bu gibi bitkilere tavsiye edilmez. Daha ucuz bir gübre olduğundan potasyuma ihtiyaç gösteren topraklarda diğer birçok bitkinin gübrelenmesinde kullanılabilir.

•Kompoze Gübreler :
Bu isim altındaki gübrelerde birden daha fazla bitki besin maddesi bir arada bulunur. Kompoze gübrenin içerisindeki bitki besin maddeleri azot, fosfor, potasyum sırasına göre yüzde (%) olarak ifade edilmektedir. Örneğin, 16-16-8 terkibindeki gübrenin 100 kilosunda 16 kilo saf azot, 16 kilo fosfor asidi (P2O5) ve 8 kilo potasyum oksit (K2O) var demektir.

Bu gübreler birkaç bitki besin maddesini birlikte kapsadıkları için naklide olduğu gibi gübre uygulamasında da ekonomi ve kolaylık sağlarlar. Buna karşılık kompoze gübrelerin ; kapsadıkları bitki besin maddeleri oranının ekilecek bitkinin isteğine her zaman tam manasıyla uygun olamaması ve bu besin maddelerinin gerektiğinde iklim ve toprak özelliklerine göre ayrı ayrı zamanlarda ve farklı metotlarla uygulama olanağının bulunmaması gibi sakıncaları vardır. Bu özellikleri göz önünde bulundurularak tek besin maddesi ihtiva eden gübrelere oranla elde edilecek yararın daha çok olacağının düşünüldüğü hallerde kompoze gübrelerin kullanılması uygun olabilmektedir.

Yurdumuzun çeşitli topraklarında genellikle azot ve fosfor az, potasyum ise yeterli miktarda bulunduğu için kullanılacak kompoze gübrelerin çoğunlukla potasyum ihtiva etmeyen gübreler olması gerekmektedir. Bünyesinde her üç besin maddesini yani azot, fosfor un yanında potasyum eksikliği analizlerle tespit edilen sahalarda kullanılmalıdır.

Kompoze gübrelerde aranılacak diğer bir önemli özellik bu gübrelerdeki fosforun suda erirlik derecelerinin yüksek olmasıdır. Suda eriyebilir fosfor miktarı yüksek olan kompoze gübre diğerlerine tercih edilmelidir.
Genellikle kompoze gübrelerdeki bitki besin maddeleri; tek besin maddesi ihtiva eden gübrelerdekinden daha pahalıdır. Bu fiyat farkına karşılık olarak besin maddeleri bir araya getirilmiş ve biraz da fiziki özelliği düzeltilmiştir. Diğer gübrelerde olduğu gibi kompoze gübrelerdeki besin maddeleri miktarı arttıkça çoğunlukla bitki besin maddeleri ucuzlar Çünkü ambalaj, işleme, nakliye vb. gibi bazı masraflar beher ton veya torba için aynıdır. Az miktarda besin maddesi ihtiva eden gübrelerde sadece ağırlık olarak ilave edilen ve gübreye çoğunlukla hiçbir değer kazandırmayan dolgu maddesi fazladır.

Yurdumuzda toprak ve iklim şartlarına uygun gübre çeşitlerinin seçimi

İklim ve toprak özellikleri bakımından yurdumuz diğer dünya ülkelerinden farklılık göstermektedir. Bu bakımdan yurdumuzda kullanılacak gübrelerin cins ve çeşitleri, diğer ülkelerde uygulanan örnekleri aynen alarak değil, kendi şartlarımıza uygunluk derecelerine göre tespit edilmelidir. Yurdumuz toprakları genellikle azot ve fosfor gibi bitki besin maddelerince fakir olup, potasyum, kalsiyum ve magnezyum bakımından zengindir. Bu nedenle gübrelemede esas ihtiyaç duyulan bitki besin maddeleri azot ve fosfordur. Potasyumlu gübrelere ihtiyaç diğerlerine oranla çok azdır.

1 Azotlu gübreler
Yurdumuzun çeşitli bölgelerinde yapılan araştırmalar göstermiştir ki genellikle amonyum sülfat, amonyum nitrat (%33 N,%26 N ve %21 N) ve üre gibi azotlu gübreler arasında özel bazı koşullar dışında mahsulü artırma yönünden fark yoktur. Bu sebeble beher ünite azot fiyatı ucuz olan ve nakliye kolaylığı bakımından tenörü yüksek olanlar tercih edilmelidir. Böyle bir tercihte rutubet ve fiziki yapı gibi unsurların ayrıca göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Azotlu gübreler arasında bitkiye yarayışlılık yönünden fazla bir farkın bulunmadığı şeklindeki hükme rağmen aşağıdaki hususların göz önünde bulundurulması gerekir.

•Çay bitkisi için tercihen amonyum sülfat verilmelidir. Bulunmadığı hallerde üre ve kuvvetli asit reaksiyonlu topraklarda yetiştirilen çaylıklarda amonyum nitrat kullanılabilir.
•Çeltik ziraatında amonyum sülfat kullanılmalı, bulunmazsa ikinci tercih üre olmalıdır. Amonyum nitrat kullanılmamalıdır.
•Üre tercihen yağışlı bölgelerde kullanılmalıdır. Geçit ve kurak bölgelerde de kullanılabilir. Sonbaharda kullanıldığı gibi ilkbaharda veya yaz aylarındaki azot ilaveleri içinde verilebilir. Kurak bölgelerde yağışlardan önce ve toprağa gömülmek veya karıştırılmak suretiyle tatbik edildiği takdirde gübreden azot kaybı en düşük bir düzeye indirilmekte ve bu şekilde başarı ile kullanılabilmektedir.
•Gerekli eğitim sağlanıp, teşkilat kurulduğu takdirde gaz veya sıvı halinde amonyak da azotlu gübreler arasında yer alabilir.

2 Fosforlu gübreler :
Fosforlu gübre olarak bugün için yurdumuzda mevcut olan süperfosfat ve triple süperfosfat gübreleri ihtiva ettikleri fosforun mahsulü artırma yönünden olan etkisi itibariyle birbirinden farksızdırlar. Yurdumuz toprakları genellikle kireçli olduğundan ve kireçli topraklara ilave edilen gübrenin ihtiva ettiği fosfor toprakta tespit edilerek bitkiye yarayışlılığı azaldığından fosforlu gübrelerde suda erirlik esas alınmalı ve suda erir fosfor miktarı yüksek olan gübre tercih edilmelidir.
Süperfosfat ve triple süperfosfata ilave olarak diamonyum fosfat da fosforlu bir gübre gibi işlem görmelidir. Bitkinin fosfor ihtiyacı bu gübreden temin edilip, gerekiyorsa eksik kalan azot sonradan herhangi bir azotlu gübreden sağlanmalıdır. Yapılan araştırmalar diamonyum fosfatın yurdun her tarafında başarı ile kullanabileceğini göstermiştir. Diamonyum fosfat bütün bitkiler için kullanılabildiği gibi terkibindeki fosfor/azot oranının yaklaşık olarak 3/1 olması dolayısı ile geçit bölgelerdeki ve orta Anadolu kuru şartlarındaki hububat ziraatı için çok uygun bir gübredir.

3 Potasyumlu gübreler :
Bugün için yurdumuzda kullanılan potasyumlu gübre potasyum sülfattır. Son senelerde potasyumlu gübre için diğer bir alternatif olarak potasyum klorürün küçük ölçüde uygulaması yapılmaktadır. Bu gübre ihtiva ettiği klor iyonu dolayısıyla olumsuz etki yapabileceği bitkiler haricindeki diğer alanlarda kullanılabilecektir.

•Kompoze gübreler :
Yurdumuz topraklarının genellikle azot ve fosfor bakımından fakir ve potasyum bakımından yurdumuz topraklarının genellikle azot ve fosfor bakımından fakir ve potasyum bakımından zengin olması dolayısıyla kullanılacak kompoze gübrelerin çoğunlukla potasyum ihtiva etmeyen ve fakat azot ve fosfor ihtiva eden gübreler olması gerekmektedir.Azot,fosfor ve potasyum ihtiva eden kompoze gübreler ise çok az oranda da olsa potasyum eksikliği analizlerle tespit edilen sahalarda kullanılmalıdır. Genellikle azot,fosfor ve potasyum sırasıyla 1-1-0,2-1-0,1-2-0, 1-3-0, 2-2-1 ve 1-1-1 terkibiyle yurdumuz toprak,iklim ve bitki çeşitleri itibariyle uygun görülmektedir.

Bu gübrelerdeki azotun tamamı amonyum formunda alabildiği gibi bir kısmı nitrat formunda bulunabilir. Kapsadıkları fosforun tamamı suda erir durumda olanlar yanında bir kısmı sitratta erir form da olan gübreler de vardır. Kompoze gübrelerde aranılacak önemli bir husus bu gübrelerin terkiplerindeki fosforun suda erirlik derecelerinin yüksek olmasıdır. Suda eriyebilir fosfor miktarı yüksek olan kompoze gübre diğerlerine tercih edilmelidir.

Kaynak:menementopraksu.gov.tr

1 Yorum

Bir Cevap Yazın