Kanser çağımızın en ölümcül hastalıklardan biri olsa da vücudumuzun gelişmiş bir bağışıklık sistemi var. Peki milyonlarca yıl önce çok hücreli canlılar kansere karşı nasıl savaşıyordu. Northwestern Universitesi’nden Marcus Peter ve ekibi kanserli hücreleri öldüren eski bir genetik ölüm anahtarı keşfetti. Keşfedilen bu genetik anahtar sayesinde kanser hücrelerinin intihar etmesi sağlanarak, tedavi geliştirilebilir.
Normalde kanser hücreleri normal hücrelerin mutasyona uğramasıyla hızla büyüyen bir yapıya dönüşüyor. Sonrasında bu yeni hücreler tümör formuna girdiğinde, bağışıklık sistemi bunu fark ederek tehlikeli hücreleri yok ediyor. Fakat bağışıklık hücreleri zaman zaman sinsi kanser hücrelerini tespit edemediğinde, kanserli hücreler hızla artışa geçerek kanseri oluşturuyor.
Fakat bağışıklık sistemi çok kompleks bir yapı ve gelişmesi milyonlarca yıl aldı. Peki bağışıklık sistemi gelişmeden önce kanserli hücrelere karşı nasıl savaşılıyordu.
“Hayatın çok hücreli hale geçmesi 2 milyar yıldan öncesinde gerçekleşti. Fakat kanserlerle mücadele etmesi gerekiyordu. İşte, doğanın kanseri engellemek için bir güvenli durdurma mekanizması geliştirmesi gerekiyordu. Yoksa bugün burada olmazdık,” diyor araştırmanın lideri Marcus Peter.
Ekip bu mekanizmayı genomun derinliklerinde keşfetti. Bu mekanizmayı keşfetmek oldukça zor çünkü, hücreler kanser olmadan öldürme anahtarı aktif olmuyor. Sonunda ekip moleküler silahı gen fonksiyonunda gizlenmiş olarak buldu.
İnsan genomuna yayılan belli gen dizileri, küçük müdahaleci RNAlara (small interfering RNAs -siRNAs) dönüştürülebiliyor. Bu RNA’lar hücrelere tanımlanınca, gene eklendiğinde aktif getiriyor. Ekip 3 kanserli hücreyi hedefleyen siRNA geliştirerek, etkili bir şekilde hücrelerin kendi kendini öldürmesini sağladı.
Üç farklı hayatta kalma geni , molekül tarafından tetiklendiğinde, birkaç hücre ölüm yolu oluşarak kanser hücrelerinin tedaviye karşı koyması engelleniyor. Araştırmacılar bu mekanizmaya DISE yani Ölüm indükte Hayatta kalma geni eliminasyonu adını verdi.
“Bu gerçekten büyük bir gelişme, çok hücreli organizmaların adaptif bir bağışıklık sistemi kurmadan 500 milyon yıl önce bu mekanizmayı geliştirdiğine inanıyoruz. Bu şekilde sanki bir güvenlik mekanizması gibi hücreler bir problem olduğunda intihara sürükleniyor. Bu mekanizmanın her hücrede aktif olduğunu ve bizi kanserden koruduğuna inanıyoruz,” diyor Peter.
Araştırmacılar kanserli fare ovaryum hücrelerinde tedavi yöntemini denedi ve tümör büyümesinin gözle görülü şekilde düştüğünü kaydetti. Bu sayede toksik etkiler olmadan moleküllerdeki kanser gelişiminin durdurulabileceğini düşünüyorlar. Araştırma eLife ve OncoTarget dergilerinde yayınlandı.