Yayın Koordinatörümüz Kutay YILMAZ ’ın Dünya Çiftçiler Günü Mesajı
14 Mayıs 1946 tarihinde kurulan Uluslararası Tarım Üreticileri Federasyonu (İFAB) Dünya Çiftçiler Gününün başlangıcı olarak anılır. 2010 yılına kadar devam eden Uluslararası Tarım Üreticileri Federasyonu çeşitli sebeplerle faaliyetlerine son vermiş, fakat üretici birlikleri ve üreticiler üretimlerine yılmadan, yorulmadan ve usanmadan devam etmişlerdir. Daha sonra bu eksiklik görülerek çiftçi ve üreticiyi, yani gerçek efendileri yeniden layık olduğu yerlere taşımak ve Uluslararası platformlarda seslerini duyurmak, etkinlik ve organizasyonlarını düzenlemek ve sorunlarını çözmek amacıyla İFAB’ın yerine 29 Mart 2011 tarihinde Dünya Çiftçileri Örgütü (WFO) kurulmuştur.
Yaşamın gerçeğidir beslenmek, her ne şart altında olursa olsun, insanlık besine ve beslenmeye muhtaçtır. İlk insanlık tarihinden günümüze kadar değişik evrelerden geçen beslenme ile hayatın devam edişi aslında biyolojik olarak pek farklılık göstermemektedir. Eski devirlerde toplayıcılık ve avcılık, ardından hayvanların evcilleştirilmesi ve bitkilerin kültüre alınması dediğimiz bilinçli olarak yetiştiricilik yapılması sonucunda bugünlere gelmiş bulunuyoruz. Gerek eski Türk devletleri, gerek Osmanlı İmparatorluğu gerekse yeni Türkiye Cumhuriyeti, kuruluş döneminden itibaren sürekli tarımı öncü ve altın esas olarak ele almıştır.
Bin bir zorluklar ve yoğun uğraşılarla üretilen ürünler önümüze çeşitli ve şekilli ambalajlarda bize bir market rafı kadar yakın. Peki, bizler asıl kahramanları acaba ne kadar hatırlıyoruz?
Çiftçilik tarımsal gıda üretimi ve hayvansal gıda üretimi olmak üzere çok dallı budaklı bir seyir izlemekte, her bir üretim kolu kendi içerisinde ihtisaslaşmakta ve ayrı bir ilgiye gerek duymaktadır.
İşte asıl kahramanlarımız Çiftçilerimizin günüdür 14 Mayıs, yoğun çaba ile üretilen, tıpkı bir çocuk olarak gördüğü ekinlerine, meyvelerine sebzelerine ve çiftlik hayvanlarına bakan babaların yani çiftçilerin günüdür 14 Mayıs. Bal, peynir, yumurta, et, deyip geçmeyin. Hepsi bin bir emeğin ürünüdür, nazlıdır ekinler soğuktan donar, sıcaktan yanar, susuzluktan kurur, doludan zarar görür.
Çiftçi risk alır, o ki çocuklarını gece dışarıda yalnız bıraktığında üşüdüklerini sandığı her an kendisi de üşür, sıcaklarda kendisi de yanar, yağmurlarda serinler onların gelişip serpildiğini ve büyüdüğünü görünce sevinir. İlgilidir çiftçi, bilgilidir çiftçi, alçak gönüllüdür, size eski Türk adetlerini yaşatır. Hepimizin yüreğinde yok olmaya yüz tutan şehirleşmenin çabası içerisinde robotlaşan, adeta paranın esiri olan biz insanlara en taze ürünlerini sunar, misafir eder bizleri, bey der ve eğilir sanki önümüzde. Oysa bilmelisiniz ki asıl önlerinde Eğilinmesi gerekenlerdir onlar, emekçi, üretici, işçi, çocuk bakıcısı… Evet, her ürün, her canlı… İpek böceğinden tutun, bıldırcın, tavuk, koyun, inek keçi, arı… Buğdayından tutun, mısır, pirinç, pırasa, kabak, patates, soğan, mercimek, fasulyenin envaı çeşidi. Hepsi sizi selamlar tarlalarında. Bir el uzatarak aldığımız bu ürünlerin hangi evrelerden geçtiğini bilen gerçek efendilerdir. Onlar ki saygı, sevgi ve hürmeti hak eden, üst kitle olması gerekenlerdir. Emeği parayla ölçülmeyenlerdir onlar, canlardır, ordudur, millettir, ulustur, vatandır, var oluştur…
14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü Vesilesiyle Öncelikle Ülkemizin Gerçek Efendileri Olan Çiftçilerimiz Olmak Üzere Tüm Dünya Çiftçilerini Saygı ve Sevgi ile Selamlıyor, En Derin Şükranlarımı Sunuyorum.
www.etarim.net Yayın Koordinatörü
Zir. Müh. Kutay YILMAZ
NOT: Foto Designer Cenk ULVİ‘ye Kusursuz Tasarımından Dolayı Teşekkürü Bir Borç Bilirim.